Bütün Müşteriler Aynı Değildir

Üretilen ürünler satılana ve para getirene kadar hiçbir değer ifade etmez. Buna karşılık olarak ürüne uyumlu olmayan satış sadece cesur bir harekettir. Bu sebepten dolayı bunun satış görevleriyle birlikte satış davranış sırasıyla ilgisi olduğunu, bunun da kurum performansına kritik etkisi olduğunu söyleyebiliriz.

Satış davranış sırası.

Satış davranış sırası startupların başarısızlık nedenlerini bulmak için yürütülen bir araştırma ile ortaya çıkmıştır. 2000 yılında ABD’de neredeyse 4400 şirketin kurulduğu ortaya çıkmıştır. Bunların arasından %6’sı 2010 yılında 10 milyon dolar gelir ve %2’den az bir oranı da 50 milyon dolar gelir elde etti.

Şirketler genel olarak “Ürün Performans Avantajı” ile başlarlar- bu ürünü pazara süren ve ürün kategorisinde bir boşluk bulan bir avantajdır. Bu avantaj aynı kategorideki diğer ürünler ve hatta yeni ürünlerin boşluğu doldurmasıyla ve şirketlerin ürün başarısızlıklarının nedenini fark edememesiyle ve son olarak kendi stratejilerini iş gelişimi girişimlerine transfer ederek ilk ürün performans avantajını yaratamamalarıyla kaybolur. Diğer bir deyişle kurum ve onların temel müşterilerinin temel özelliklerini tanımlamakta başarısız olan liderlik takımı.

İş gelişimi temel müşterilerin satın alma davranışlarına uyumlu olan satış becerileriyle yürütülür.

Satış yapmanın birçok yolu vardır ama bir kurum kendine has bir yol; kurumun strateji ve temel özelliklerine uygun olan bir strateji seçmelidir. İşte “hedef müşterileri ve onların satın alma davranışlarını anlama” kuralı:

Her müşteri aynı değildir.

Farklı müşteriler ve farklı ürünler beraberinde satış insanlarına satış davranışlarını değiştirmeleri ve uyarlamaları için karmaşık bir matris sunar. Bu kurumlar tarafından genel olarak karşılaşılan hiledir ve bu sebepten kendi düşen satışlarını anlayamazlar. Satış davranışındaki davranışlar bu sebepten dolayı satışta başarıya ulaşmak için bunu anlamak çok önemlidir.

McKinsey tarafından “Karar Verici Alımları Yapan” 1200 yönetici üzerinde yapılan bir araştırmada yöneticilerin neyin önemli olduğunu “söylediği” şeyde büyük bir boşluk bulunmuştur, bu genel olarak fiyat ve ürün özellikleri ve onların satıcılar hakkındaki kararlarını neyin oluşturduğudur.

Yapılan araştırma ortaya koydu ki Tavır Ölçekleri & Cevapları satın alma kararını etkilemede pozitif bir etki yaratmıyorlar. Bu şu anlama geliyor; çevre dostu, yeşil ürünler gibi faktörler çok fazla konuşulmasına rağmen gerçekte böyle bir tavır satın alma kararlarını pozitif etkilemiyor.

McKinsey’nin çalışmasında ortaya çıkan başka bir faktörde satış yapan insan tarafından müşterilerle çok hızlı bağlantı kurulması ve ürün hakkında yeterli bilgiye sahip olamama’’ satışa zarar vermektedir. Çalışma açıkça ortaya koydu ki müşteriler daha az ama daha anlamlı etkileşimler arıyorlar.

Kısacası “İnsanlar algılanan problem ve fırsatlara memnun edici cevaplar elde etmek için para ödüyorlar” denilebilir. Theodore Levitt insanların 5 santimlik matkap ucu değil 6 santimlik delik aldığını söylemiştir. Levitt kurumların Pazarlama Miyobuyla enfekte olduğunu söylemiştir; örneğin ürün yararlarından daha çok özelliklerine odaklanmak. Levitt pazarlama miyobunun kurumların Pazar Kapsamını, ürün bedellerini ve müşterinin almak veya almamak için olan motivasyonları anlamamalarına sebep olduğunu söyler. Levitt’e göre müşteriler işlerini tamamlamak için ürünleri “işe alıyorlar.”

Bundan şu çıkarılabilir ki kurum müşteriyle alakalı yararlara sahip bir ürün veya hizmete sahip olmalıdır. Buradaki açık bir ayrım özellikler ve yararlardır.

Bütün Müşteriler Aynı Değildir

İş Arama Sürecinde Motive Edebilecek 3 Faktör

Daniel Pink  tarafından yazılan Drive: The Surprising Truth About What Motivates Us (Dürtü: Bizi Motive Eden Şeylerin Arkasındaki Şaşırtıcı Gerçek)Bilim ve iş arama paradigmalarının nasıl uyumsuz olduğundan bahsediyor. İş arayanlar Pink’in teorilerini uygulayarak işlerini nasıl daha iyi yöneteceklerini öğrenebilirler.

Pink çoğu insanın kendisinin motivasyon 3.0 olarak adlandırdığı iç güdü değerleri tarafından motive edildiğini iddia ediyor. Daha da açık olmak gerekirse otonomi, ustalık ve amaç tarafından yönlendirildiğimizi iddia ediyor. Motivasyon 3.0’dan önce gelen Motivasyon 2.0, bizim para, ödül, takdir gibi; geçici değerler tarafından yönlendirildiğimizi iddia eden tür- ödül ve ceza teorisi. Ondan önce de Motivasyon 1.0 vardır ki o da bizim temel ihtiyaçlarımızın karşılanmasını öngörüyor.

Maalesef bir çok şirket Motivasyon 3.0’a daha terfi etmedi ve hala Motivasyon 2.0’da, büyük ihtimal yönetimin çalışanlarına tek başlarına hareket etmeleri hususunda güvenmediklerinden; onları kendilerini zorlamaya ve eylemlerinin amacını görmeye teşvik etmediklerin kaynaklanıyor bu durum.

Otonomi: Kendi hayatlarımızı yönlendirme isteği. Pink,  bir motive edici olarak otonomi sağlama örneğine çalışanlarının vakitlerinin %20’sini istedikleri şey üstünde çalışmalarına izin veren Google’ı veriyor. Bu sonuç olarak yaratıcılığa teşvik eder ve yaratıcılık da genel olarak daha iyi fikirlerin ve daha iyi ürünlerin  önünü açar.

Ustalık: önem taşıyan bir şeyde daha olma isteği. Ana fikir kendinizi daha iyi olmak için zorlamak ve başarısızlığı kabullenmeye istekli olmalıdır. Bazıları başarısız olmadan bir şey öğrenemeyeceğimize inanırlar. Kendi yanlışlarımızı düzeltmek için şans verildiğimizde er ya da geç bize verilen görevlerde ustalaşırız.

Amaç: Bizden daha iyi olan bir şeye hizmet etmek adına yaptığımız şeyi yapma isteği. Hayatınızdaki amacınız nedir? Basitçe gereken neyse onu yapmak ve yeterli bir performans görüşü kazanmak mı yoksa sizi birey olarak geliştirecek olan amaçları tamamlamak ve sonuç olarak şirketi daha iyi bir hale mi getirmek?

İş arayışımızda motivasyon nasıl bir rol oynar?

Benim için işe geri dönmek için gereken motivasyonumuz kendiliğinden gelir. Tabii ki bir maaş çeki geçici bir motive edicidir; faturalarımızı ödemek için paraya ihtiyacımız vardır fakat bizi gerçekten motive eden şey kimlik duygumuzu ve alışık olduğumuz günlük rutini sağlamaktır. Bununla birlikte bizler sonuç olarak içten motive oluruz, gerekli adımları atmalı ve uygun bir iş arama gerçekleştirmeliyiz. İşte izlemeniz gereken adımlar:

Otonomi: Ben iş arayanlardan, iş arama süreçleri süresince onları çok çalışmaları ve iyi iş çıkarmaları karşılığında ödüllendiren ve ödüllendirmeyenleri araştırmalarını isterim. Buna benzer olarak onların çevre yaptıklarından, LinkedIn’da aktif olduklarından ve ikna edici özgeçmişler ve ön yazılar yazdıklarından emin olmak için kim başlarına dikiliyor? Cevap hiç kimse.

İş aramalarında tam bir otonomi hakimdir- hareketlerinin hepsi kontrolleri altındadır. Daha da fazlası, iş arayanlar iş aramalarını nasıl olmasını istiyorlarsa öyle yönetebilirler. Bu işin kuralları vardır- örneğin belgeler son teslim tarihinden önce verilmelidir- ama bazı kuralları yıkmak da kovulmaya yer vermeyecektir.

Ustalık: İş arayanlar başarılı olmak için işlerinde ustalaşmak zorundadır. Bazıları özgeçmiş yazmamıştır veya 10, 20 belki 30 yıldır hiçbir mülakata girmemiştir. Bu yolda birçok girişim ve başarısızlıklar olacaktır. Birçok özgeçmiş zayıf içeriğinden veya her bir çalışanın ihtiyacına değinmeyeceğinden dolayı reddedilecektir; yani birçok mülakat iyi gitmeyecektir.

Fakat iş arayanlar azimlerini kaybetmemelidirler. Süreç içinde ustalaşmaya başladıklarında sonuçlar kendiliğinden dökülecektir. Bir iş bulduktan sonra konuştuğum birçok insan bunun onların ne kadar çalışkan gözüktüğü ile alakalı olmadığını fakat ne kadar zeki göründükleriyle alakalı olduğunu söyledi. İş aramalarında ustalaştılar.

Amaç: Bir amaç olmadan Motivasyon 3.0’ın diğer iki maddesi tartışmaya açık konumdadır. İş arayanlara amaçlarının ne olduğunu sorduğumda bazıları iş bulmak olduğunu söyleyecektir ama bu yeterli değildir. Amaçları tatminkar bir iş bulmak olmalı; onların değerleriyle örtüşen bir iş; onlara otonomi, ustalık ve amaç öneren bir iş.

Amaç döngüyü tamamlayan maddedir. İş için basitçe her şeyi yapacaklarını söyleyenlere gerçekten ne istedikleri hakkında daha çok düşünmelerini tavsiye ederim. Bir iş arayanın amacını herhangi bir iş tatmin etmeyecektir; bir amaç sağlayan işi kovalamalıdır.

Bütün iş arayanlar motivasyon 3.0’ü takip etmeyecektir. Onun yerine körü körüne bir iş araması yapacaklar ve önlerine ne çıkarsa onu kabulleneceklerdir. Sonucunda mutsuz ve dolayısıyla verimsiz olacaklardır. İş aramanın belli olan yolu iş arayışını sahiplenmek ve motivasyonun üç faktörünü kucaklamaktır.

İş Arama Sürecinde Motive Edebilecek 3 Faktör

3 Ekim 2016 Sertifika Sınav Sonuçları

[vc_row][vc_column][vc_column_text]9 Ekim 2016 tarihinde uzaktan eğitim sistemi üzerinden yapılan sertifika sınavına 11901 öğrenci katılmıştır.

Sertifika sınavında başarılı olan öğrenci sayısı 4876, kopya çektiği tespit edilerek sınavı iptal edilen öğrenci sayısı ise 41’dir. ( Bu öğrencilerin kayıtları UZEM’den silinmiştir.)

Sertifika sınavında başarılı olan öğrencilerin sertifika kodları sınav sonuç listesinde ve aşağıdaki bağlantılarda yer almaktadır.

Başarılı olup resmi sertifika almak isteyen öğrenciler sertifika başvurusunda bulunabilir.

[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column width=”1/2″][vc_cta h2=”Sınav Sonuçları” h4=”Sonucu öğrenmek için bağlantıya tıklayınız.” txt_align=”center” color=”black” add_button=”bottom” btn_title=”SONUÇLAR İÇİN TIKLAYINIZ.” btn_color=”black” btn_size=”lg” btn_align=”center” btn_link=”url:https%3A%2F%2Fdrive.google.com%2Fdrive%2Ffolders%2F0B1aOYwJ4044LLW1hMDFvTnR3ZGM%3Fusp%3Dsharing|title:https%3A%2F%2Fdrive.google.com%2Fdrive%2Ffolders%2F0B1aOYwJ4044LLW1hMDFvTnR3ZGM%3Fusp%3Dsharing|target:%20_blank”]Bağlantıya tıkladığınızda google drive klasörüne yönlendirileceksiniz. Her bir sınav için ayrı PDF dosyası oluşturulmuştur.[/vc_cta][/vc_column][vc_column width=”1/2″][vc_cta h2=”Sertifika Başvuru Formu” h4=”Soğuk damgalı resmi sertifika!” txt_align=”center” color=”black” add_button=”bottom” btn_title=”SERTİFİKA BAŞVURU FORMU” btn_color=”black” btn_size=”lg” btn_align=”center” btn_link=”url:https%3A%2F%2Fdocs.google.com%2Fforms%2Fd%2F1l47dFIBw26YMC-2pRG9XICSF-oNFfI6CB04arpFlgYM%2Fviewform|title:https%3A%2F%2Fdocs.google.com%2Fforms%2Fd%2F1l47dFIBw26YMC-2pRG9XICSF-oNFfI6CB04arpFlgYM%2Fviewform|target:%20_blank”]Sınavda başarılı olan öğrenciler sertifika başvuru formunu doldurarak resmi belge talebinde bulunabilir. 49₺ soğuk damga ücreti alınmaktadır.[/vc_cta][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column]

Previous

Next

[/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column width=”1/2″][vc_toggle title=”Başarı sertifikası nedir?” el_id=”1476106576363-ee616802-6b94″]Başarı sertifikası uzaktan eğitimde başarılı olan adayların başarılarını belgelemek amacıyla kullanabilecekleri onaylı belgedir.

Bu belge özel olarak hazırlanmaktadır ve ücrete tabidir. Sertifika üzerinde sahteliği önleyici uygulamalar bulunmaktadır. İstanbul İşletme Enstitüsü soğuk damgası ve mühür uygulanmaktadır.

Başarı sertifikası ücretli mi?

Başarı sertifikası ücretlidir. Bu belge özel olarak hazırlanır. 49 TL + 10 TL kargo ücretiyle belgenizi alabilirsiniz.

Başarı sertifikası almak zorunlu mu?

Hayır hiçbir zorunluluk yok. Sertifika kodu alarak başarınızı ispatlayabilirsiniz. Tamamen özel isteklere cevap verebilmek için bu uygulama hazırlanmıştır.

Neden bu kadar pahalı?

Baskı maliyetleri, damga ve mühür tahmin ettiğiniz gibi hafif değil. Sertifikanızın bir örneği de bizde saklandığı için baskı ve depolama maliyetleri artmaktadır.

Sertifikanın hazırlanmasında önemli özeni gösteriyoruz. Ücretsiz katıldığınız bir eğitim için aslında pek de pahalı değil. Katıldığınız eğitimi farklı bir kurumda en 400 TL ödemeniz gerekir.

Sınavda başarılı oldum. Sertifikamı nasıl alabilirim?

Bunun için sertifika başvurusu yapmanız gereklidir.

Başvuruyu buradan yapabilirsiniz.

Sertifikayı mail olarak alamaz mıyım?

Bu şekilde alacağınız bir belge hiçbir resmilik taşımayacağı için geçersizdir. Enstitümüz bu şekilde bir belge gönderimi yapmamaktadır

Sertifikayı istediğim zaman alabilir miyim?

Sertifikanızı dilediğiniz zaman alabilirsiniz. Herhangi bir süre sınırı yoktur.

Sınavda 100 alanlara ücretsiz veriliyor mu?

Hayır. Zaten ücretsiz sertifika kodu veriyoruz. Bunu kullanabilirsiniz. Belge halinde istiyorsanız ücret ödemelisiniz. Zaten ödediğiniz ücret de belgenin gideri. Kar amaçlı değiliz.

Kargoyla mı gönderiyorsunuz?

Sertifika başvurusu yaptıktan sonra kapıda ödeme yöntemiyle göndermekteyiz. Nakit ya da kredi kartıyla ödeme yapabilirsiniz.

Ne kadar sürede elime ulaşır ?

Sertifika talep formunu doldurduktan sonra sertifikanız ortalama 2-3 iş günü içerisinde adresinize teslimatı yapılır.

Nasıl bir pakette gelecek ?

Sertifikanızı özel kalın zarflarımızın içerisinde göndermekteyiz. Belgede herhangi bir yıpranma ve ezilme olmasını istemeyiz. Seçtiğimiz zarflar tahrifat oluşmasını önlemektedir.

Ödemeyi nasıl yapacağım?

Sertifikanızı kapıda ödeme yöntemiyle göndermekteyiz. Nakit ya da kredi kartıyla ödeme yapabilirsiniz.

Evde yoksam başkasına teslim edilebilir mi ?

Kargo geldiğinde evde değilseniz, aile üyelerinizden birine teslimat yapılır.

Kargo ücreti ödemek istemiyorum. Kurumunuzdan gelip alabilir miyim?

Sertifikalar matbaadan kargoya verilmektedir. Matbaadaki görevlilerin teslim etme yetkisi bulunmamaktadır. Bu sebeple yalnızca kargoyla gönderim yapmaktayız.

Sertifikada eğitim süresi olarak ne yazmaktadır?

Sertifikada 22 saat eğitim alındığına dair ibare yer almaktadır.

Sertifikada uzaktan eğitim yazıyor mu?

Hayır yazmamaktadır.

Sertifikada aldığım not yazıyor mu?

Hayır yazmamaktadır.

3 eğitimde başarılı oldum. Hepsini aynı kargoda alabilir miyim?

Aynı anda istemeniz halinde tümünü aynı kargo poşeti içerisinde alabilirsiniz.

Birden fazla eğitimde başarılı olduğumda hepsi için tek sertifika ücreti mi ödeyeceğim?

Hayır, her bir sertifika için 49TL ödeyeceksiniz.

Toggle content goes here, click edit button to change this text.[/vc_toggle][/vc_column][vc_column width=”1/2″][vc_toggle title=”Sertifika kodu almak için ne yapmam gerekli?” el_id=”1476106595257-67eb3c38-13d6″]Sertifika kodu alabilmek için eğitime başvuru yapmalı, eğitime katılmalı ve sınavda başarılı olmalısınız.

Sınava girmeden sertifika kodu alamaz mıyım?

Sınavda başarılı olamayan adaylara sertifika kodu ya da başarı sertifikası kesinlikle göndermiyoruz.

Sertifika kodu nedir?

Sertifika kodu bir öğrencinin başarısını online bir yöntemle doğrulamak için kullandığı araçtır. Sertifika kodu sosyal paylaşım alanlarında, CV sitelerinde ya da işverene tebliğ etmek için kullanılabilir.

Sertifika kodu bir belge ya da kağıt üzerinde yazılı rakamlar değildir. Sertifika sınavında başarılı olan öğrenciye bu sınavda başarılı olduğunu ispatlayabilecek bir numara verilir. Bu numara Enstitü veritabanlarına kayıt edilir. İşveren bu numarayla Enstitü veritabanından sorgulama yaparak öğrencinin başarısını görünteleyebilir.

Sertifika kodu nasıl alabilirim?

Sınavda başarılı olmanız halinde sertifika kodunuzu göndermekteyiz.

Sertifika kodu ücretsiz mi?

Sertifika kodu ücretsiz olarak tarafınıza gönderilmektedir.

Sertifika kodunu nerede kullanabilirim?

Bu kod sertifika yerine geçer ve dijitaldir. Kariyer.net cv nize, Linkedin profilinize ya da özgeçmişinize ekleyebilirsiniz.

Sertifika kodunu nasıl sorgulayacağım?

sorgu.iienstitu.com adresinden sorgulabilir ve doğrulanabilir.

Sertifika kodu yerine mail ile şablonu sertifika alamaz mıyım?

Bu tip bir gönderimimiz söz konusu değildir. Dilerseniz tasarım programlarıyla yapabilirsiniz.

Ancak tespiti halinde tarafınıza sahtecilik davası açılması söz konusu olabilir.

is text.[/vc_toggle][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column width=”1/2″][vc_column_text]

Başarı Sertifikası Siparişi

49₺ + 10 ₺ Kargo Ücreti

Başarı sertifikası katıldığınız eğitimde yapılan sınavı tamamlayarak başarılı olduğunuzu belgelemektedir. Bu belge de sahteliği önleyici tedbirler bulunmaktadır. Sertifika üzerinde soğuk damga, mühür ve imza bulunmakta ve kişiye özel hazırlanmaktadır. Ayrıca sertifika kodu da bu belgede yer almaktadır.

• Ücrete tabidir. ( 49₺ + 10 ₺ Kargo )


• Başarılı olduğunuz her eğitim için ayrı ücretlendirilir.


• Süreye bağlı değildir. İstenilen zaman alınabilir. Kazanılmış haktır.


• Kapıda ödeme yöntemiyle gönderilmektedir. ( Nakit ve Kredi Kartı )


• İstanbul için 1 gün, İstanbul dışı maksimum 3 gün içerisinde teslimat sağlanır.


• Sertifikanın üzerinde not yazmamaktadır.


• Tüm özel ve kamu kurumlarında geçerlidir.


• Yarı İngilizce yarı Türkçe’dir.


• Uluslararası geçerliliği mevcuttur.

[/vc_column_text][/vc_column][vc_column width=”1/2″][vc_single_image image=”54166″ img_size=”full”][vc_single_image image=”54168″ img_size=”full”][/vc_column][/vc_row]

3 Ekim 2016 Sertifika Sınav Sonuçları

Zaman Yönetimi ve Planlama İçin 8 Öneri

Söylemesi basit kaçabilir ama üretken olmadığınızı düşünüyorsanız bu zayıf zaman yönetiminden kaynaklanmaktadır. – Hangi sektörde olursanız olun. Günümüzde dikkat dağıtıcılar diye bir gerçek var. Bu dikkat dağıtıcılar zaman yönetimi ve planlama için adeta bir düşmandır. Dikkat dağıtıcılar dünyayı ele geçirdi ve onların dünyasında zamanı yönetmek eskisinden çok daha zor hale gelmiştir.

Zaman yönetimi ve planlama yapmak için öncelikle iş alışkanlığımızı değiştirmeliyiz. İş alışkanlığı değiştirmek fazla vakit alır ama yararları olduğu bir gerçektir. Gelişmiş üretkenlik, yüksek kaliteli iş ve daha az stres gibi sonuçları var. İş ve hayat dengesinden çok sık bahsederiz. Eğer verimsiz bir şekilde çalışıyorsanız hiçbir zaman bu dengeyi tutturamazsınız. İşte zamanınızı daha iyi yönetmenize yardımcı olabilecek bazı basit kurallar.

Zaman yönetimi ve planlama nasıl yapılmalıdır?

Ertelemeyin.

Ertelemek çok doğal bir şeydir. Bunun farkında olun ve devam edin. Zamanınızı düzgün bir şekilde yönettiğinizde bir şeyleri daha az ertelediğinizin farkına varacaksınız.

Dikkat dağıtan şeyleri düzenleyin.

Mailin, Facebook’un veya borsanın çalışmanızı bölmesine izin vermeyin. Mail bildirimlerini kapatın veya kontrol etmek için saatte sadece beş dakikanızı ayırın. Sizi bölen şeyler ve dikkatinizi dağıtan şeyler zaman yönetiminin en kötü düşmanlarıdır.

‘’Yapılacaklar listesi’’ yapmak.

Birçok insanın yıllar boyunca bir şeyleri not almaya ihtiyaç duymadıkları hakkında övündüklerini duydum. İyi bir hafızaya sahip olabilirsiniz ama ne kadar çok işiniz olursa o kadar çok önemli bir teslimat zamanını veya kritik bir kişisel zorunluluğunuzu yerine getirmeyi unutabilirsiniz. Hafıza stres ile zayıflar. Yazın ve işi bitirdiğinizde üzerini çizmenin zevkini çıkarın.

Sıralayın ve planlayın.

Ve bunları yazarken önem sırasını da belirleyin. Eğer zor bir teslim süresi varsa 1 verin, biraz esnekse 2 verin ve daha sonra teslim süresini belirleyin. Eğer bekleyebilecek bir şey ise 3 verin. Her gün listenizi değerlendirin ve güncelleyin. Zaman geçtikçe 3’leri yukarı çıkarın ve teslim tarihlerini belirleyin.

Devredin.

Eğer güvenilir kaynaklarınız varsa görev devretmelisiniz. Kaynakları yönetmek size bir numaralı önceliklerinize odaklanmak için zaman yaratacak. İlerleyişi izlemek için günlük kısa toplantılar düzenleyin ve gelen soruları cevaplayın. Güncelleme toplantıları düzenleyerek herhangi bir sekteden kurtulacak ve de işin bitirilip bitirilmediğine dair olan stresinizi minimize edeceksiniz.

Teslim tarihine sadık kalın.

Tabii ki de başka işler çıkacak. Bu yüzden günlük bir değerlendirmeniz var, eğer teslim sürelerine uymazsanız bütün sistem çöker. Gerçekten hiçbir şey listeden bir şeyin üstünü çizmenin yanından geçemez. Ne kadar çok yaparsanız, o kadar çok daha yapmak isteyeceksiniz.

Odaklanın, birden fazla şeyi aynı anda yapmayın ve molalar verin.

Bilim gösteriyorki: insanoğlu birden fazla işi aynı anda iyi yapamıyor. Bir kerede bir şeye odaklanan çaba size istediğiniz sonuçları getirecek ve ayağa kalkmak ve yürümek için saatte beş veya on dakika verilen sabit molalar sizin deşarj olmanıza yardım edecek.

Basitçe hayır deyin.

Birçoğumuzun yaptığı en büyük hatalardan biri de başa çıkabileceğimizden daha çok iş almaktır. Eğer hayır diyemiyorsanız o zaman o görevin öncelik listenizde nereye gireceğine karar verin ve bu bilgiyi paylaşın. Soran kişiye iş durumunuzu gözden geçirin. Onun teklifinin ne kadar önemli olduğuna karar vermede size yardımcı olacaktır.

Başarıyı kutlayın.

Eğer listeden bir şeyin üzerini çizmek yeterince tatmin etmiyorsa, kutlayın.

Zaman Yönetimi ve Planlama İçin 8 Öneri

İşten Ayrıldıktan Sonra Ne Yapmalı ve Yapmamalı?

İşinizi kaybettiniz ve mutlu değil misiniz? Geçici olarak veya tamamen işten çıkarılmanız hiç beklenmedik bir anda oldu ve sersemlediniz mi? Bugünün gerçeklerinde bunlar tamamen kişisel değildir, sadece iştir.

İlk ve en büyük isteğiniz size bunu yapanlara “bir iade yapmaktır.”

Bununla nasıl başa çıkarsınız? Ne yapmalısınız? Ne yapmamalısınız?

İşten ayrıldıktan sonra yapılması ve yapılmaması gerekenler:

YAPMAYIN: Bir önceki patronunuza veya hatta şirketin CEO’suna şirket hakkında nasıl düşündüğünüz ve nasıl muamele gördüğünüz hakkında iğneleyici bir mail göndermek. İş dünyası küçüktür, eleştirinizdeki anlık bir hata sizin bütün hayatınıza etki yapabilir.

YAPIN: Beraber çalıştığınız insanlara onlarla çalışırken nasıl eğlendiğinize dair bir maili pozitif bir not ile gönderin. Eğer hisleriniz kötüyse yazmak istediğiniz maili yazın ama göndermeyin. Gönderilen adresine hiçbir şey yazmayın ve boş bırakın. Böyle mailler genellikle kaza ile gönderilir.

YAPMAYIN: Yapılan haksızlık hakkında sosyal medyada bağırın çağırın, saçmalayın. Sosyal medya hatıraları hiç unutulmaz. Kızgınlıkla daha sonradan pişmanlık duyacağınız şeyler söylemek istemezsiniz. Yıllar boyunca sağduyunun birçok kariyeri etkilediğini gördüm.

YAPIN: Sizi dinleyecek ve destekleyecek arkadaşlarınızla veya ailenizle konuşun. Güvenli bir ortamda bağırıp çağırın. Ayrıca Starbucks’ta yüksek sesli bir konuşma gerçekleştirmek iyi fikir olmayabilir.

YAPMAYIN: Hemen başka bir iş aramaya başlayın. “Aileme destek olmalıyım ve acele etmeliyim” diyebilirsiniz. Ama eğer hala işten çıkarılmanın etkisindeyseniz duygularınız diğerleriyle etkileşimlerinizde ortaya çıkacaktır.

YAPIN: Dinlenmek, yenilenmek için biraz vakit alın. Negatif bir olay ve pozitif geleceğiniz arasında biraz vakit yaratmak size ilerlemeniz için daha pozitif bir yaklaşım, istek ve arzu sağlayacaktır.

YAPMAYIN: İş aramaya çok geç başlayın. Bu 3. Maddeye karşı gelebilir ama mola vermek ve hiçbir şey yapmamak arasında koca bir fark vardır. Bir kere rahata alıştık mı harekete geçmemiz çok uzun sürebiliyor.

YAPIN: Olan şeyi kavramaya şans bulduktan sonra yeni bir iş aramaya başlayın. Bu işten çıkarılmadan bir veya iki hafta sonra olabilir.

YAPMAYIN: Saklanın, sosyalleşmekten kaçının ve karanlıkta kalın.

YAPIN: Sosyal hayatınızda kalmaya devam edin. Ailenizle ve arkadaşlarınızla görüşün. Sosyal etkileşimler herhangi birinin aklını negatif durumlardan kurtarmaya eğilimlidir tabii ki eğer siz ne olduğunu tekrar tekrar düşünmüyorsanız… o zaman düşünmeyin!

YAPMAYIN: Sanki her şey yolundaymış gibi veya hiçbir şey olmamış gibi davranın.

YAPIN: Güvendikleriniz ve sizi destekleyenlerle hislerinizi paylaşın.

YAPMAYIN: Ailenizin ve arkadaşlarınızın size olanlardan dolayı her şeyi bırakmasını bekleyin.

YAPIN: Ailenizin ve arkadaşlarınızın ne yaptığıyla ve dünyada neler olduğuyla ilgilenin.

YAPMAYIN: Çok kolay yeni bir iş bulabileceğinize dair fazla özgüvenli olun. Becerileriniz fazlaca isteniyor olsa da olmasa da. İnsanların normalde iş bulmaları beklenilenden uzun sürer.

YAPIN: Becerileriniz ve yeteneklerinize dair özgüvenli olun. Yeni bir iş bulma konusunda pozitif olun. Bir sonraki işinizi bulmak için adımlar atmaya başlayın.

YAPMAYIN: İş aramanızda yardım istemekten çekinin veya çevrenizden uzaklaşın.

YAPIN: Çevrenizle iletişime geçin ve çevrenizdekilerden iş arayışınız için yardım isteyin. Maaş dereceniz ne kadar yüksekse iş pazarında o kadar saklı iş vardır. Bu genellikle ne bildiğinizle değil kimi tanıdığınız ile alakalıdır.

YAPMAYIN: Bunu kariyerinizin bir sonu olarak görün veya negatif olun ve şirketin size muamelesinden dolayı şikayet edin. Bu sadece daha büyük negatif bir durum yaratır ve olana dair odağınızı arttırır. Duygusal tepkinizin farkında olmak iyi bir şeydir ama bunu uzun bir süre boyunca devam ettirmek yardımcı olmayacaktır.

YAPIN: Durumdaki pozitif şeylere odaklanın. Durum belki de sizin hep yapmak istediğiniz bir şeyi denemeniz için gerekli olan uyarıcı olabilir- o uzun tatili yapın, okula geri dönün ya da kendi şirketinizi kurun. İhtimaller sonsuz.

Siz hiç işten çıkarıldınız mı? Paylaşabileceğiniz ipuçları var mı? O ipuçları size yardımcı oldu mu?

İşten Ayrıldıktan Sonra Ne Yapmalı ve Yapmamalı?

26 Eylül 2016 Sertifika Sınav Sonuçları

[vc_row][vc_column][vc_column_text]25 Eylül 2016 tarihinde uzaktan eğitim sistemi üzerinden yapılan sertifika sınavına 12331 öğrenci katılmıştır.

Sertifika sınavında başarılı olan öğrenci sayısı 4302, kopya çektiği tespit edilerek sınavı iptal edilen öğrenci sayısı ise 37’dir. ( Bu öğrencilerin kayıtları UZEM’den silinmiştir.)

Sertifika sınavında başarılı olan öğrencilerin sertifika kodları sınav sonuç listesinde ve aşağıdaki bağlantılarda yer almaktadır.

Başarılı olup resmi sertifika almak isteyen öğrenciler sertifika başvurusunda bulunabilir.

[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column width=”1/2″][vc_cta h2=”Sınav Sonuçları” h4=”Sonucu öğrenmek için bağlantıya tıklayınız.” txt_align=”center” color=”black” add_button=”bottom” btn_title=”SONUÇLAR İÇİN TIKLAYINIZ.” btn_color=”black” btn_size=”lg” btn_align=”center” btn_link=”url:https%3A%2F%2Fdrive.google.com%2Fopen%3Fid%3D0B1aOYwJ4044LWF9KRUx6WEh2UUE|title:https%3A%2F%2Fdrive.google.com%2Fopen%3Fid%3D0B1aOYwJ4044LWF9KRUx6WEh2UUE|target:%20_blank”]Bağlantıya tıkladığınızda google drive klasörüne yönlendirileceksiniz. Her bir sınav için ayrı PDF dosyası oluşturulmuştur.[/vc_cta][/vc_column][vc_column width=”1/2″][vc_cta h2=”Sertifika Başvuru Formu” h4=”Soğuk damgalı resmi sertifika!” txt_align=”center” color=”black” add_button=”bottom” btn_title=”SERTİFİKA BAŞVURU FORMU” btn_color=”black” btn_size=”lg” btn_align=”center” btn_link=”url:https%3A%2F%2Fdocs.google.com%2Fforms%2Fd%2F1l47dFIBw26YMC-2pRG9XICSF-oNFfI6CB04arpFlgYM%2Fviewform|title:https%3A%2F%2Fdocs.google.com%2Fforms%2Fd%2F1l47dFIBw26YMC-2pRG9XICSF-oNFfI6CB04arpFlgYM%2Fviewform|target:%20_blank”]Sınavda başarılı olan öğrenciler sertifika başvuru formunu doldurarak resmi belge talebinde bulunabilir. 49₺ soğuk damga ücreti alınmaktadır.[/vc_cta][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column]

Geri

İleri

[/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column width=”1/2″][vc_toggle title=”Başarı sertifikası nedir?” el_id=”1474902901523-a759720e-893a”]Başarı sertifikası uzaktan eğitimde başarılı olan adayların başarılarını belgelemek amacıyla kullanabilecekleri onaylı belgedir.

Bu belge özel olarak hazırlanmaktadır ve ücrete tabidir. Sertifika üzerinde sahteliği önleyici uygulamalar bulunmaktadır. İstanbul İşletme Enstitüsü soğuk damgası ve mühür uygulanmaktadır.

Başarı sertifikası ücretli mi?

Başarı sertifikası ücretlidir. Bu belge özel olarak hazırlanır. 49 TL + 10 TL kargo ücretiyle belgenizi alabilirsiniz.

Başarı sertifikası almak zorunlu mu?

Hayır hiçbir zorunluluk yok. Sertifika kodu alarak başarınızı ispatlayabilirsiniz. Tamamen özel isteklere cevap verebilmek için bu uygulama hazırlanmıştır.

Neden bu kadar pahalı?

Baskı maliyetleri, damga ve mühür tahmin ettiğiniz gibi hafif değil. Sertifikanızın bir örneği de bizde saklandığı için baskı ve depolama maliyetleri artmaktadır.

Sertifikanın hazırlanmasında önemli özeni gösteriyoruz. Ücretsiz katıldığınız bir eğitim için aslında pek de pahalı değil. Katıldığınız eğitimi farklı bir kurumda en 400 TL ödemeniz gerekir.

Sınavda başarılı oldum. Sertifikamı nasıl alabilirim?

Bunun için sertifika başvurusu yapmanız gereklidir.

Başvuruyu buradan yapabilirsiniz.

Sertifikayı mail olarak alamaz mıyım?

Bu şekilde alacağınız bir belge hiçbir resmilik taşımayacağı için geçersizdir. Enstitümüz bu şekilde bir belge gönderimi yapmamaktadır

Sertifikayı istediğim zaman alabilir miyim?

Sertifikanızı dilediğiniz zaman alabilirsiniz. Herhangi bir süre sınırı yoktur.

Sınavda 100 alanlara ücretsiz veriliyor mu?

Hayır. Zaten ücretsiz sertifika kodu veriyoruz. Bunu kullanabilirsiniz. Belge halinde istiyorsanız ücret ödemelisiniz. Zaten ödediğiniz ücret de belgenin gideri. Kar amaçlı değiliz.

Kargoyla mı gönderiyorsunuz?

Sertifika başvurusu yaptıktan sonra kapıda ödeme yöntemiyle göndermekteyiz. Nakit ya da kredi kartıyla ödeme yapabilirsiniz.

Ne kadar sürede elime ulaşır ?

Sertifika talep formunu doldurduktan sonra sertifikanız ortalama 2-3 iş günü içerisinde adresinize teslimatı yapılır.

Nasıl bir pakette gelecek ?

Sertifikanızı özel kalın zarflarımızın içerisinde göndermekteyiz. Belgede herhangi bir yıpranma ve ezilme olmasını istemeyiz. Seçtiğimiz zarflar tahrifat oluşmasını önlemektedir.

Ödemeyi nasıl yapacağım?

Sertifikanızı kapıda ödeme yöntemiyle göndermekteyiz. Nakit ya da kredi kartıyla ödeme yapabilirsiniz.

Evde yoksam başkasına teslim edilebilir mi ?

Kargo geldiğinde evde değilseniz, aile üyelerinizden birine teslimat yapılır.

Kargo ücreti ödemek istemiyorum. Kurumunuzdan gelip alabilir miyim?

Sertifikalar matbaadan kargoya verilmektedir. Matbaadaki görevlilerin teslim etme yetkisi bulunmamaktadır. Bu sebeple yalnızca kargoyla gönderim yapmaktayız.

Sertifikada eğitim süresi olarak ne yazmaktadır?

Sertifikada 22 saat eğitim alındığına dair ibare yer almaktadır.

Sertifikada uzaktan eğitim yazıyor mu?

Hayır yazmamaktadır.

Sertifikada aldığım not yazıyor mu?

Hayır yazmamaktadır.

3 eğitimde başarılı oldum. Hepsini aynı kargoda alabilir miyim?

Aynı anda istemeniz halinde tümünü aynı kargo poşeti içerisinde alabilirsiniz.

Birden fazla eğitimde başarılı olduğumda hepsi için tek sertifika ücreti mi ödeyeceğim?

Hayır, her bir sertifika için 49TL ödeyeceksiniz.

Toggle content goes here, click edit button to change this text.[/vc_toggle][/vc_column][vc_column width=”1/2″][vc_toggle title=”Sertifika kodu almak için ne yapmam gerekli?” el_id=”1474902929650-9f9ab752-2080″]Sertifika kodu alabilmek için eğitime başvuru yapmalı, eğitime katılmalı ve sınavda başarılı olmalısınız.

Sınava girmeden sertifika kodu alamaz mıyım?

Sınavda başarılı olamayan adaylara sertifika kodu ya da başarı sertifikası kesinlikle göndermiyoruz.

Sertifika kodu nedir?

Sertifika kodu bir öğrencinin başarısını online bir yöntemle doğrulamak için kullandığı araçtır. Sertifika kodu sosyal paylaşım alanlarında, CV sitelerinde ya da işverene tebliğ etmek için kullanılabilir.

Sertifika kodu bir belge ya da kağıt üzerinde yazılı rakamlar değildir. Sertifika sınavında başarılı olan öğrenciye bu sınavda başarılı olduğunu ispatlayabilecek bir numara verilir. Bu numara Enstitü veritabanlarına kayıt edilir. İşveren bu numarayla Enstitü veritabanından sorgulama yaparak öğrencinin başarısını görünteleyebilir.

Sertifika kodu nasıl alabilirim?

Sınavda başarılı olmanız halinde sertifika kodunuzu göndermekteyiz.

Sertifika kodu ücretsiz mi?

Sertifika kodu ücretsiz olarak tarafınıza gönderilmektedir.

Sertifika kodunu nerede kullanabilirim?

Bu kod sertifika yerine geçer ve dijitaldir. Kariyer.net cv nize, Linkedin profilinize ya da özgeçmişinize ekleyebilirsiniz.

Sertifika kodunu nasıl sorgulayacağım?

sorgu.iienstitu.com adresinden sorgulabilir ve doğrulanabilir.

Sertifika kodu yerine mail ile şablonu sertifika alamaz mıyım?

Bu tip bir gönderimimiz söz konusu değildir. Dilerseniz tasarım programlarıyla yapabilirsiniz.

Ancak tespiti halinde tarafınıza sahtecilik davası açılması söz konusu olabilir.

is text.[/vc_toggle][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column width=”1/2″][vc_column_text]

Başarı Sertifikası Siparişi

49₺ + 10 ₺ Kargo Ücreti

Başarı sertifikası katıldığınız eğitimde yapılan sınavı tamamlayarak başarılı olduğunuzu belgelemektedir. Bu belge de sahteliği önleyici tedbirler bulunmaktadır. Sertifika üzerinde soğuk damga, mühür ve imza bulunmakta ve kişiye özel hazırlanmaktadır. Ayrıca sertifika kodu da bu belgede yer almaktadır.

• Ücrete tabidir. ( 49₺ + 10 ₺ Kargo )


• Başarılı olduğunuz her eğitim için ayrı ücretlendirilir.


• Süreye bağlı değildir. İstenilen zaman alınabilir. Kazanılmış haktır.


• Kapıda ödeme yöntemiyle gönderilmektedir. ( Nakit ve Kredi Kartı )


• İstanbul için 1 gün, İstanbul dışı maksimum 3 gün içerisinde teslimat sağlanır.


• Sertifikanın üzerinde not yazmamaktadır.


• Tüm özel ve kamu kurumlarında geçerlidir.


• Yarı İngilizce yarı Türkçe’dir.


• Uluslararası geçerliliği mevcuttur.

[/vc_column_text][/vc_column][vc_column width=”1/2″][vc_single_image image=”54169″ img_size=”full”][vc_single_image image=”54166″ img_size=”full”][/vc_column][/vc_row]

26 Eylül 2016 Sertifika Sınav Sonuçları

Performans Değerlendirme Her Zaman İyi Sonuçlar Vermez

Duydum ki dünyanın en büyük şirketlerinden biri şirkete ait modası geçmiş bir prosedürden kurtuluyor. Performans değerlendirmeleri… Zaten bunu küçük ve orta ölçekli işletmeler yapmıyor. Neden mi?

Bana göre geleneksel performans değerlendirme konseptinin arkasında yatan iki hedef vardır:

• İnsanların daha iyi olmasını sağlamak.


• Adil ve objektif değer artışına sahip olmak.

Bunlar harika düşünceler ama bunların her birinde nasıl başarılı olabiliriz?

İnsanların daha iyi olmalarını nasıl sağlayabilirsiniz? Bunun cevabı kesinlikle çalışanınızla senede bir kere oturmak ve bizim ideal performansa ulaşmamıza yardım edecek esaslara nadiren değinen uzun bir belgeyi doldurmak değildir. Aslında zararlıdır ve sürecin insanları koz olarak kullandığını belirtir. İnsanların gerçek sürdürülebilir ve uzun vadeli başarıya ulaşmak için süreci koz olarak kullanmaları gerekmektedir.

Pekala, o zaman insanların daha iyi olması için neler yaparsınız? Öncelikle becerilerin, karakteristik özelliklerin ve belki de pozisyonda öne çıkan başarıya sahip örneklerin listelendiği her bir pozsiyon için başarının nasıl gözükeceğini bir kağıda karalamak iyi bir fikirdir. Son olarak herşeyin açık ve düzenli olduğu bir konuşma gerçekleştirmektir. Güçlü geri bildirimlerden oluşan bir kültür yaratmak insanların makamları veya dereceleri ne olursa olsun anlamlı geri bildirimler sağlamasının (hem pozitif hem de yapıcı) anahtarıdır. İnsanlara yardım etmek istiyorsanız dışarı çıkın ve onlara yardım edin. O kadar basit. Bir kurumun üzerinde çalışması gereken şey insanların geri bildirimin önemini anlamalarını ve yapıcı olsa dahi iyi bir şey olduğunu anlamalarını sağlamaktır (sadece liderlere değil, o zaman kendinizi kısıtlarsınız). Liderler bunu modellemeli ve bu konuda harika olmalı; sadece geri bildirim vermemeli aynı zamanda geri bildirim almamalılar. Ve bunu gerçekten yapmalılar. Zırvalamayı bırakın ve insanlara yardım edin. Eğer kötü geri bildirim vermekten rahatsızsanız o zaman önce o rahatsızlığın farkına varın ve onu kucaklayın, daha sonra diğer adıma geçin- bu sizin bu işte daha iyi hale gelmenizin tek yolu.

O zaman nasıl adaletli bir sistem oluşturabilirsiniz? İşte bu noktada yaratıcı olabilirsiniz. Her şirketin kendi çalışanlarına nasıl değer verdiğini göstermek ve o değeri nasıl ilettiği ile alakalı bir felsefesi olmalı. Bu felsefenin sonucu kurumunuzda tutmak istediğiniz mükemmel insanları değerli kılan; kültürünüzle uyum içinde olan bir ödül yapısı olmalı. Bu yıllık olarak nelerin olup bittiğini özetleyen bir konuşmada olabilir ve o konuşmanın sonucu çalışanınıza ona değer verdiğinizi gösteren adil bir zam olabilir.

Bu geleneksel düşünce şeklini zorlayan alandan sadece bir örnek. Bunu seviyorum ve bence siz de sevmelisiniz. Nedenini sorgulamak harika bir şey. Cevap ile iyi hissetmek daha da güzel bir şey. Durumu zorlayın, resmiyetten öte etkinliği seçin ve cesaretli olun.

Bazı şirketler resmi değerlendirmeler yapmıyor, birbirlerine olabilecek en anlamlı ve devamlı olan konuşmalarımıyla yardım ediyorlar. Şimdiye kadar her şey çok iyi ama yine de kilit nokta kurumun geri bildirim sağlamada daha iyi ve rahat olmasına yardımcı olmaya odaklanmaktır, işte onlar çabalarını oraya harcıyor. Yapacak daha çok iş ama işin eğlencesi de orada çünkü başarı inatçılıktır, inatçılık 1 tane insana 1000 adım attırmak yerine 1000 tane insana bir adım attırmaktır- bu süreklilik gerektirir ve sadık olmanız gerekmektedir.

Performans Değerlendirme Her Zaman İyi Sonuçlar Vermez

İtibar Yönetimi Nedir? Şirketiniz Nasıl Algılanıyor?

İtibar yönetimi daha iyi bir iş itibarı elde etmek için müşterilerle iletişim içinde olmaktır. Bu, özellikle geniş kapsamlı bir işiniz varsa önemlidir. Müşterilerinizi önemli hissettirmelisiniz. Çünkü bu itibar yönetiminde birinci kuraldır. Onlarla iletişim içinde olmayı içinde olduğunuz otomatikleştirilmiş sistemler ile ele alın. İletişim halindeyken hizmet ve ürünlerinizin geri bildirimlerini alın. İş satışta olan bir markanız ile alakalı negatif bir içerik ile ilgilenmeye geldiğinde, en iyi savunma iyi bir kusurdur. Herhangi bir negatif geri bildirim, pozitif geri bildirimler arasından kaybolacaktır. Bu yüzden pozitif geri bildirimlerinizin çok olduğundan emin olun. İçeriğinizin her zaman yeni olduğundan emin olun ki negatif şeyler arama sayfalarının en altlarında kaybolsun ve itibar yönetimi hakimiyetinizi sağlayın.

Sosyal medya forumlarına dikkat edin. Çoğu tüketici sorularının ve yorumlarının cevaplanmasını bekler. En azından birkaç saat içinde hızlıca cevap verin. Eğer rakiplerinize göre daha duyarlı olursanız, bu itibar yönetimi sürecini iyi yönetmenize ve sizin onlardan daha üstün bir şekilde dikkat çekmenizi sağlar.

Sağladığınız ürün veya hizmet ile ilgili bilgiye devamlı sahip olun. Bu sizin tüketicilere en son yenilikler ve bilgiyi tedarik edebilmenizi garantiye almaya yardımcı olur. Gününüzden beş dakikayı içinde bulunduğunuz endüstri hakkındaki en yeni bilgilere ulaşmak için kullanın.

İnternetteki mevcudiyetinize bakın.

Negatif bir görüşün sizi ya da işinizi sevmeyen ya da tamamen mutsuz bir müşteriden ne zaman çıkacağını bilemezsiniz. Eğer arama sonuçlarında devamlı takipte kalırsanız, negatif geri bildirimlerin arama sonuçlarında yüksek yerlerde olmadığını garanti edebilirsiniz. Bunun itibar yönetimi sürecine katkısı yüksektir. Bu sebeple her ay birkaç kere yapmayı deneyin.

İşinizin sosyal medya hesaplarını profesyonel yollarla yönetin. Bunun için şirketinize  deneyimsiz birini negatif bir itibar sağlayacak olduğundan dolayı almak istemezsiniz. Cana yakın olun ama işleri kişisel algılamayın.

Uzmanlardan itibar yönetimi ipuçları ve tavsiyeler.

Sosyal medya ağlarını devamlı takip edin. Çoğu müşteri sorularının sosyal medya sitelerinde cevaplanmasını bekler. Hızlı ve profesyonel bir şekilde cevaplayın. Çoğu şirketin cevap vermesi bir süre aldığı için bu sizin göze çarpmanıza yardımcı olacaktır. Sosyal medya itibar yönetimi sürecinde önemli bir etkiye sahiptir. Kampanya ve sitelerinizi  profesyonel bir şekilde yönetin. Bu sayfalar şirketinizi temsil ettiğinden dolayı herhangi bir negatif etki yaratmaktan kaçınmalısınız. Tabii ki de karakterinizi belli etmek istersiniz ama tonunuzu profesyonel ve ciddi tutun.

Düzenli olarak kendi şirketiniz adına internet aramaları gerçekleştirin. Eğer yanlış bir bilgi bulursanız onun internet üzerinde yok olması için uğraşın. Eğer iftira olduğuna dair gerçek bir kanıt gösterebilirseniz, çoğu site sahibi kaldırmaya itiraz etmeyecektir.

Bütün sosyal ağ sitelerini görüntülediğinizden emin olun. İnsanlar buralarda şirketler hakkında konuşmaktan hoşlanır. Bu siteler üzerinde bir gözünüzü tutmak negatif yorumlar girildiği anda hasar kontrolü yapmanıza yardımcı olacaktır. Bunu yaparak itibarınızı korur ve işinizi pozitif not içinde tutarsınız.

Yapılan iş adına gerçek beklentiler yaratmak için çok çalışın. Bu sahip olduğunuz müşterilere karşı dürüst olmayı da içerir. Her zaman olabildiğince şeffaf olarak iyi bir itibar geliştirebilirsiniz.

Yaptığınız hataları itibar yönetimi sürecini korumak için saklamaya çalışmayın. Müşteriler tahmininizden daha zekidir. Hatanızı rahatça kabul edin ve tevazu ile özür dileyin. Müşterileriniz devirdiğiniz çam için ekstra teşvik edici bir tazminat teklif ettiğinizde sizi affetmeye daha eğilimli olurlar.

Sizden bir satın alma gerçekleştirdikten sonra müşteriler ile takipte kalmaya devam edin. Bazen problemler hemen ortaya çıkmaz çünkü müşteri ürünü hemen kullanmayabilir.  Onlarla iletişim içinde olmak onların karşılaşacakları herhangi bir probleme değinmenize izin verir.

Bir topluluk etkinliği olduğunda şirket sponsoru olmak şirketin itibar yönetimi sürecine katkısı çok yüksektir.  Müşterileriniz sizin sosyal bir amaç için zaman ve para bağışladığınızı görünce onlar üzerinde pozitif bir etki bırakacaksınız. Bu tür bıraktığınız etkiler başarıya öncülük eder. Şirketinizin ne konularda tartışıldığını bilmeli ve konuları takip etmelisiniz.

 

İtibar Yönetimi Nedir? Şirketiniz Nasıl Algılanıyor?

Kariyer Hayatınız İçin 6 Tavsiye

Bu yazıda kariyer yolculuğunda size yardımcı olabilecek 6 tavsiye vereceğim. Uzun süre arkadaşlarımın kariyer yolculuğunu takip ettim. Genellikle karşıma çıkan bir konu, özellikle kariyerlerinin başında olanların kariyerlerini nasıl yönetecekleriydi. Kariyerimde birçok değişiklik yaptım, bazıları iyi ve bazıları kötü, ama her kariyer kararımdan bir şeyler öğrendim.

Kariyer tavsiyeleri.

Kariyerinizi yönetmek için bir kariyer haritası bulamazsınız. Bununla birlikte, aşağıdakilerden bazıları yıllar boyunca kullandığım genel düşünce ve tüyolardan bazıları. Her şeyde olduğu gibi bu fikirler de zamanla gelişecek ve değişecek.

Beklemekten vazgeçin.

Yeni bir iş aramanın tetikleyicisi tabii ki de mevcut işinizdeki memnuniyetsizliktir. Mutsuz olduğunuzda veya sıkıldığınızda yeni bir iş aramak doğaldır ve bir sonraki adımınızı belirlemek adına yapabileceğiniz en iyi şey mevcut işinizi analiz etmektir. Birçok kişiyi onları mutsuz eden işlerde çalışırken zayıf tavırlar ve alışkanlıklar geliştirirken görüyorum, daha sonra mevcut işlerindeki az performansın yarattığı ağır yükle birlikte yeni fırsatlar arıyorlar. Eğer mevcut işinizden memnun değilseniz; kötü olmak sizi o pozisyondan çıkarmayacak. Park halinden çıkmalısınız ve o işte harika olduğunuzla bilinmelisiniz. Bu yeni pozisyonlar için kendinizi pazarlamanızda hem hız hem de güvenirlik yaratacak.

Özgeçmişinizdeki yetenekler…

Her pozisyonda bir etki yaratmak ve marjinal değer yaratmak için bir arzunuz olmalı. Mevcut pozisyonunuzu değerlendirirken, veya yeni pozisyonunuzu keşfederken, o pozisyonda kazanabileceğiniz 3-5 üst düzey yetenek düşünün. Bu etkinin size ne yaptığını, operasyonlarınızı veya müşteri deneyiminizi nasıl geliştirdiğinizi, hangi ürün geliştirmeleri yaptığınızı, hangi çözümleri ürettiğinizi. Mevcut pozisyonunuzdan edindiğiniz yetenekleri düşünün ve bir sonraki kariyer hareketinizde edinmek istediğiniz yetenekleri belirleyin. Her pozisyonda “özgeçmişe yetenekler ekleme” konsepti sizin yeteneklere odaklanmanıza, amaçlar oluşturmanıza yardımcı olacak ve kariyer amaçlarınıza ulaşmada rehberlik edecektir. Çok önemlisi, hem size hem de işinize yarar sağlayacak olan yüksek etkili yetenekler üzerine odaklanmanızı sağlayacak güçlü bir mekanizma yaratacaktır.

Rahatsız olun.

Ben kesinlikle rahatlık bölgenizden ayrılıp fırsatlar aramadıkça iyiye gideceğinizi düşünmüyorum. Her yeni pozisyonda yeni iş problemlerini çözmek için yeni beceriler geliştirirken deneyiminizi görmezden gelmelisiniz. Rahatsız olma hissi yeni deneyimlerinizden öğreneceğinizin iyi sinyalleridir. Kariyerinizin başlarında işin farklı kesimlerini keşfetmek sizin daha hızlı gelişmenize, ayrıcalıklı bakış açısı edinmenize ve size en çok enerji veren iş türüne karar vermenize yardımcı olur. Kendi işinizi başlatmak veya girişim yapmak da birer seçenektir veya daha büyük bir şirket için çalışmak radikal hareketlerin destekçisidir. Her şekilde ne kadar kendinizi rahatsız yaparsanız ve işin yeni bölümlerine maruz bırakırsanız o kadar kariyerinizin başlarında gelişir ve büyürsünüz.

Neyi sevip sevmediğinizi bilin.

Mevcut/gelecek pozisyonlarımda istediğim özelliklerin bir listesini yaratabildim. Bazı maddeler müşteri deneyimi, yeni teknoloji, erken dönem, yeni takım yaratmak gibi şeyler içerdi. Bunlar birçok farklı şirketin ve çevrenin içinde var olabilir ama bu tercihleri tanımlamak bana bir sonraki adımımı keşfettikçe yardımcı oldu. Kariyerinizde geliştiğiniz sürece sevmediğiniz şeyleri belirlemek kolaydır ama sizi heyecanlandıran ve enerji veren işe özel dikkat verin. Sizi mutlu eden işle kendinizi ne kadar aynı hizaya sokarsanız kariyerinizde o kadar üretken ve etkili olursunuz.

6 aylık değerlendirme yapın.

Değerlendirme genellikle yöneticiler ve çalışanlar arasında yapılır. Yöneticileriyle geçmiş 6 ayı ve gelecek 6 ayı değerlendirip tartışırlar. Buradaki amaç sizin sağladığınız sonuçları, geliştirdiğiniz becerileri yansıtmak ve bunları kişisel kariyer hedeflerinizle karşılaştırmak. Eğer amaçlara ve net bir haritaya sahip olmazsanız sizin gelişmenize yardım etmeyen ve iş üzerinde sizin etki yaratmanıza izin vermeyen bir pozisyonda bir yılınızı çabucak yakarsınız. Yöneticinizle olan açık iletişim ve diyalog özellikle sizin gelecek 6 ayınıza nasıl zaman yatırımı yaptığınızı anlıyorsa çok önemlidir. Daha da önemlisi ne öğrendiğinizi, yaptığınız etkiyi, gelecek 6 ayda ne yapmak istediğinizi ve ne yapmak istemediğinizi görmek için kendi kendinize değerlendirme yapın.

Kişisel bir Yönetim Kurulu oluşturun.

Birisinden duyduğum iyi bir tavsiye de kendiniz için kişisel yönetim kurulu yaratmaktır. Kariyeriniz veya kişisel hayatınız boyunca güvendiğiniz ve saygı duyduğunuz bir insan grubu yaratın. Bu insanlar size değerli görüşler ve istenildiğinde dürüst geri bildirim sağlayabilecek insanlar olmalı. Bu insanların size yönetim kurulu gibi davranmasına izin verin; siz onlara kariyer hareketleriniz ve genel hayat kararlarınız hakkında danışacaksınız. Herhangi bir yönetim kurulunda olduğu gibi grupları ayrı tutmak isteyebilirsiniz ki geniş görüşlere ve önerilere sahip olmanın yararlarını görün ve ilerleyen kariyer kararlarınızda düşünceli hareket edebilin.

Kariyer Hayatınız İçin 6 Tavsiye

Mülakatta Neye Dikkat Edilir?

Mülakata hazırlanmak günümüz işe alım sürecinin en can alıcı noktalarından birisidir. Mülakata giden aday nasıl gitmesi gereğinden daha çok mülakatta sorulan sorulara nasıl cevap vermesi gerektiği üzerine odaklanıyor. Hazır şablonlardan seçilen sorular olunca aday da hazır şablonlardan verilen cevapları copy-paste yapıyor. Bu sınav öncesi soruları öğrenciye vermek gibi birşey. Ama o kadar da basit değil. Çünkü içerisinde özgünlük olmayan bir cevap sizi diğer adaylardan ayırmaz. Bu da işsizlik rakamlarının ve rekabetin yüksek olduğu ülkelerde sizi öne çıkarmaz. Mülakatta en çok sorulan iki soru: “mülakat sırasında işe alım uzmanı ne istiyor?” ve “nasıl hazırlan malıyım?”

Bunlar tabii ki iyi sorular ama işe alım hakkında görmeniz gereken büyük resmi de vermiyor. Ve işe alım uzmanları bir işe alım kararı alırken insanların ne aradığına bakmıyorlar.

Neredeyse 6 yıldır işe alım danışmanlığı yapıyorum ve müşterilere doğru kişiyi nasıl işe alacaklarına dair birçok fikir verdim. Bunun sonucunda birkaç gözlem yaptım. İlki ve en önemlisi iş aramadaki hataların yeni mezunlarla veya kariyer merdiveninde yukarıya çıkan insanlarla sınırlı olmadığı… Bazen en deneyimli yöneticiler bile tökezler. Günlük etkileşim ve resmi mülakat görüşmeleri gibi… Bu durumlarda işverenler ve işe alım yöneticileri sadece deneyim ve beceri değil aynı zamanda “küçük şeyleri” de arar. Sizi sektörde herkesten ayıran ve birey olarak sizi öne çıkaran şeyler… İşe alım kararında yıllar içinde giderek daha önemli hal aldığını gördüklerimden bazıları:

İşe Alım Sürecinde Öne Çıkanlar.

Sorumluluk.

Birçok kişi mülakata markete alışveriş yapmaya gider gibi gidiyor. Bazen markete gittiğimizde ne alacağımızı unuturuz ve marketi baştan sona dolaşırız. Bazı kişiler gerçekten mülakata gittiğinde ne için gittiğini, ne istediğini ve nereye varmak istediğini bilmiyor. Ne kadar çok insanın güzel bir şekilde hazırlanmadığını bilseniz şoka girerdiniz. Şirketten herhangi biri ile iletişime geçmeden önce iş hakkında edinebileceğiniz her bilgiyi okumalısınız. Eğer mümkünse orada çalışmış insanlarla konuşun. İş hakkında önemli bilgiler alabileceksiniz. Ama hatırlayın; amaç bilginizi göstermek değil, analiz edebilen ve sentezleyen biri olduğunuzu göstermek.

“Şirketin stratejik amacı nedir” diyen bir aday hazırlıklı olmadığını bağıra bağıra söylüyordur.

Bunu lider bir restoran zincirinde üst bir pozisyona başvuran bir aday için düşünün. Aday şirketin restoranlarından çoğunda yemek yedi ama sadece yemek değil, aynı zamanda iş modelini görmek için orada çalışanlarla da konuştu. Zaman yatırımı yaptı. Onun ilgisini ve kritik düşünce becerilerini gösteren sağlam sorular sorabiliyordu.

Entelektüel merak.

Eğer ödevinizi yaptıysanız ve şirket hakkında halka açık olan bilgileri kavradıysanız; doğal olarak bilmediğiniz şeyler hakkında soru sorma isteği köklerini salmış olmalı. Konuşmaya sanki şirketin danışmanıymışsınız gibi yaklaşın: Şirketin karşılaştığı en önemli fırsat ve zorluklar nelerdir ve bunlar şirketi üç ve beş yıl arasında nereye götürecektir? Hangi rakipleri birleşiyor ve hangileri potansiyel rakipleri olacaktır? Hedeflere ulaşmada karşılaştıkları en büyük engeller nelerdir ve onlarla nasıl başa çıkıyorlar? Böyle sorular sizin tevazuunuzu da gösterir- onların işi hakkında öğrenmek için oradasınız, onlara nasıl yöneteceklerini söylemek için değil.

Tutku.

Çok abartmadan şirkete katılma ihtimaliniz hakkında ne kadar heyecanlı olduğunuzu gösterin. O kadar çok insan heyecanlı gözükmekten kaçınıyor ki sonunda ilgisiz gözüküyorlar. Hala uyum konusunda sorularınız olabilir ama bunlar kararsızlık gibi görünmemeli. Bu soruya iyi cevaplar hazırlayın: bu pozisyonla neden ilgileniyorsunuz? Ve neden siz? Aynı zamanda ilk mülakatlarda kesinlikle yıllık izin veya maaş hakkında konuşulmamalıdır.

Özgünlük.

“Kendiniz olun” demek kolaydır ama yapması çoğu zaman zordur. Özellikle eğer istenen pozisyon ipin ucundaysa. Yine de kim olduğunuz hakkında gerçekçi bir iletişim kurmak sizi gelecekteki baş ağrılarından kurtarabilir. Genellikle müşterilere sunduğum adaylara anlattığım gibi mülakatçının olmasını istediği insan değil kendiniz olun. Kısa dönemde rol yapıyor olabiliriz ama uzun dönemde kendi sitilinize uyan bir yerde olmak istersiniz. Bedeninize uymayan ve düğmeleri patlayacak gibi olan bir gömlekle ne kadar yaşayabilirsiniz? Daha da önemlisi daha önce hiç olmadığı kadar kendiniz olmanız gereken yer var. Zeki şirketler bugün başarılı olmak için kişilikleri ve bakış açılarını çeşitlendirmeleri gerektiğini biliyorlar ve bu farka önem veriyorlar- çeşitlilik iş için iyidir.

Öz Farkındalık.

İlk işinize başvuruyor olun ya da bir yönetim kurulunda bir koltuk arıyor olun eksik ve zayıf yönleriniz hakkında mutlaka sorular alacaksınız.

Öncelikle cevap vermeden önce endişelenmeyin, sanki bu soruya daha önceden bu soruyu düşünmemiş gibi. Ya da daha kötüsü bir adayın yaptığı gibi aklınıza gelmediği için kem küm etmeye başlamayın.

İkincisi dürüst bir şekilde cevap verin. Gerçekte iyi özellikler olan şeyleri zayıflık olarak göstererek mülakatçının zekasına hakaret etmeyin: “çok çalışırım”; “yaptığım şeye çok önem veririm.” Mülakatçılar bunu defalarca kez duydular. Siz bunları tekrar ederek mülakatçının gözünde basit kalmak gibi bir risk alıyorsunuz.

Üçüncüsü, hakiki ve spesifik bir eksiklik üstlendikten sonra bunu telafi etmek için ne yaptığınızdan bahsedin. Örneğin, Global Fortune 500 tüketici rolü için düşünülen bir aday, samimi bir şekilde toplantılarda takımıyla ve diğer iş arkadaşları arasında ilk olarak konuşmak ve tartışmayı bitirmek gibi bir eğiliminin olduğunu itiraf etti. Ama aynı zamanda bu eğilimini uysallaştırmak ve diğerlerinin görüşlerini dinlemek için bir yönetici  koçla görüştüğünü söyledi. Kimse mükemmel değildir- kendiniz olmanız ve eksiklikleriniz hakkında açık olmanız ve onları nasıl gösterdiğiniz beklenmektedir.

Değerler.

Birçok aday verilen herhangi bir iş için gerekli becerilere sahip olur ama hepsi o pozisyon için gereken değerlere sahip olmaz. Özenli bir şirket bu değerler için derince araştırma yapacaktır, size onları basitçe sormayacaktır. Örneğin çalışma hayatınızda en çok gurur duyduğunuz şeyin ne olduğunu soracaklardır. Böyle bir soruya “işe her zaman erken gelirim” gibi bir cevap veremezsiniz. Terfilerinizi ve maaşınızı yazmak sizin hakkınızda bir şeyler söyler. Hocalık yaptığınız veya çözüm bulmasına yardımcı olduğunuz iş arkadaşlarınızı yazmak başka bir şey söyler.

İlginç bir şekilde birçok şirket de mülakat sürecinde insanlara nasıl davrandığınıza bakar. Sadece yöneticilerden bahsetmiyorum. Şirketin destek takımına nasıl davrandığınıza bakacaklardır. Müşteriler bazen adayın benim yönetici asistanıma bile adayın nasıl davrandığını soruyorlar. Çok kısa bir süre önce çok sevdiğim biriyle yöneticilik pozisyonu için görüşmeler yapıyordum. Kendisi çok iyi biri ve işinde tam bir profesyonel. Ancak o benim çalıştığım kişileri çok sevmezdi. Müşterim aynı şeyi gördü ve iş orada bitti. Adayı işe almadılar.

Kariyer merdiveninde nerede olduğunuz fark etmez, becerilerinizi ve kişisel özelliklerinizi gösterebilmeniz sizi bir adım daha da yaklaştıracaktır. Onları göstermeniz için gereken fırsatlar muhtemel işvereninizle olan her etkileşiminizde gerçekleşecektir. Hazırlık ve tutku, dakiklik, iletişime cevap verişiniz ve garsona verdiğiniz tepki açısından verdiğiniz sinyaller herhangi bir işe alım kararında bu esas sorunun cevabı olacaktır: Sen Kimsin?

Bu soruya cevap verirken veya bu soruyu sorarken gördüğünüz en kötü ve en iyi yönler nelerdir?

Mülakatta Neye Dikkat Edilir?