20 Aralık 2015 Sertifika Sınavı Sonuçları

20 Aralık 2015 tarihinde uzaktan eğitim sistemi üzerinden yapılan sertifika sınavına 7800 öğrenci katılmıştır.

Sertifika sınavında başarılı olan öğrenci sayısı 2100, kopya çektiği tespit edilerek sınavı iptal edilen öğrenci sayısı ise 82 dir. ( Bu öğrencilerin kayıtları UZEM’den silinmiştir.)

Sertifika sınavında başarı olan öğrencilerin sertifika kodları sonuç listesinden sayfanın sağ köşedeki sütununda yer almaktadır.

Sertifika kodu nedir?

Başarı sertifikası almak isteyen öğrenciler ise başarı sertifikası başvurusu yaparak 49 TL ye kapıda ödeme yöntemiyle alabilir.

Başarı  sertifikası nedir?

SINAV SONUÇLARI

Sınav Sonuçları

Sınav sonuç listeleri alfabetik sıraya göre hazırlanmıştır.  Gizlilik gerekçesiyle telefon numaralarının son iki hanesi gizlenmektedir.

Sınavda başarılı olan öğrencilerin sertifika kodları hazırlanmıştır. Sertifika kodları sağ sütunda yer almaktadır.

20 Aralık 2015 Sertifika Sınavı Sonuçları

Sonuçlar

SERTİFİKA BAŞVURUSU

Sertifika Başvurusu

Başarı Sertifikası.

49₺ + 10 ₺ Kargo Ücreti

Başarı sertifikası katıldığınız eğitimde yapılan sınavı tamamlayarak başarılı olduğunuzu belgelemektedir. Bu belge de sahteliği önleyici tedbirler bulunmaktadır. Sertifika üzerinde soğuk damga, mühür ve imza bulunmakta ve kişiye özel hazırlanmaktadır. Ayrıca sertifika kodu da bu belgede yer almaktadır.

• Ücrete tabidir. ( 49₺ + 10 ₺ Kargo )


• Başarılı olduğunuz her eğitim için ayrı ücretlendirilir.


• Süreye bağlı değildir. İstenilen zaman alınabilir. Kazanılmış haktır.


• Kapıda ödeme yöntemiyle gönderilmektedir. ( Nakit ve Kredi Kartı )


• İstanbul için 1 gün, İstanbul dışı maksimum 3 gün içerisinde teslimat sağlanır.


• Sertifikanın üzerinde not yazmamaktadır.

Başarı Sertifikası Siparişi Verin (49₺)

Sipariş Verin

Başarı Sertifikası İle İlgili Sık Sorulan Sorular

Başarı sertifikası nedir?

Başarı sertifikası uzaktan eğitimde başarılı olan adayların başarılarını belgelemek amacıyla kullanabilecekleri onaylı belgedir.

Bu belge özel olarak hazırlanmaktadır ve ücrete tabidir. Sertifika üzerinde sahteliği önleyici uygulamalar bulunmaktadır. İstanbul İşletme Enstitüsü soğuk damgası ve mühür uygulanmaktadır.

Başarı sertifikası ücretli mi?

Başarı sertifikası ücretlidir. Bu belge özel olarak hazırlanır. 49 TL + 10 TL kargo ücretiyle belgenizi alabilirsiniz.

Başarı sertifikası almak zorunlu mu?

Hayır hiçbir zorunluluk yok. Sertifika kodu alarak başarınızı ispatlayabilirsiniz. Tamamen özel isteklere cevap verebilmek için bu uygulama hazırlanmıştır.

Neden bu kadar pahalı?

Baskı maliyetleri, damga ve mühür tahmin ettiğiniz gibi hafif değil. Sertifikanızın bir örneği de bizde saklandığı için baskı ve depolama maliyetleri artmaktadır.

Sertifikanın hazırlanmasında önemli özeni gösteriyoruz. Ücretsiz katıldığınız bir eğitim için aslında pek de pahalı değil. Katıldığınız eğitimi farklı bir kurumda en 400 TL ödemeniz gerekir.

Sınavda başarılı oldum. Sertifikamı nasıl alabilirim?

Bunun için sertifika başvurusu yapmanız gereklidir.

Başvuruyu buradan yapabilirsiniz.

Sertifikayı mail olarak alamaz mıyım?

Bu şekilde alacağınız bir belge hiçbir resmilik taşımayacağı için geçersizdir. Enstitümüz bu şekilde bir belge gönderimi yapmamaktadır

Sertifikayı istediğim zaman alabilir miyim?

Sertifikanızı dilediğiniz zaman alabilirsiniz. Herhangi bir süre sınırı yoktur.

Sınavda 100 alanlara ücretsiz veriliyor mu?

Hayır. Zaten ücretsiz sertifika kodu veriyoruz. Bunu kullanabilirsiniz. Belge halinde istiyorsanız ücret ödemelisiniz. Zaten ödediğiniz ücret de belgenin gideri. Kar amaçlı değiliz.

Kargoyla mı gönderiyorsunuz?

Sertifika başvurusu yaptıktan sonra kapıda ödeme yöntemiyle göndermekteyiz. Nakit ya da kredi kartıyla ödeme yapabilirsiniz.

Ne kadar sürede elime ulaşır ?

Sertifika talep formunu doldurduktan sonra sertifikanız ortalama 2-3 iş günü içerisinde adresinize teslimatı yapılır.

Nasıl bir pakette gelecek ?

Sertifikanızı özel kalın zarflarımızın içerisinde göndermekteyiz. Belgede herhangi bir yıpranma ve ezilme olmasını istemeyiz. Seçtiğimiz zarflar tahrifat oluşmasını önlemektedir.

Ödemeyi nasıl yapacağım?

Sertifikanızı kapıda ödeme yöntemiyle göndermekteyiz. Nakit ya da kredi kartıyla ödeme yapabilirsiniz.

Evde yoksam başkasına teslim edilebilir mi ?

Kargo geldiğinde evde değilseniz, aile üyelerinizden birine teslimat yapılır.

Kargo ücreti ödemek istemiyorum. Kurumunuzdan gelip alabilir miyim?

Sertifikalar matbaadan kargoya verilmektedir. Matbaadaki görevlilerin teslim etme yetkisi bulunmamaktadır. Bu sebeple yalnızca kargoyla gönderim yapmaktayız.

Sertifikada eğitim süresi olarak ne yazmaktadır?

Sertifikada 22 saat eğitim alındığına dair ibare yer almaktadır.

Sertifikada uzaktan eğitim yazıyor mu?

Hayır yazmamaktadır.

Sertifikada aldığım not yazıyor mu?

Hayır yazmamaktadır.

3 eğitimde başarılı oldum. Hepsini aynı kargoda alabilir miyim?

Aynı anda istemeniz halinde tümünü aynı kargo poşeti içerisinde alabilirsiniz.

Birden fazla eğitimde başarılı olduğumda hepsi için tek sertifika ücreti mi ödeyeceğim?

Hayır, her bir sertifika için 49TL ödeyeceksiniz.

20 Aralık 2015 Sertifika Sınavı Sonuçları

Sertifika Sınavına Giriş Linkleri

Sertifika sınavı uzaktan eğitim öğrencilerinin sertifika alabilmek için girmeleri gereken zorunlu bir sınavdır. Sertifika kodu ya da başarı sertifikası alabilmek için bu sınavdan en az 50 puan almaları gerekir.

50 ve altında puan alan öğrenciler ikinci bir sınava girebilmek için eğitime yeniden başvuru yaparak eğitime katılmaları gerekir.50 ve altında puan alan öğrencilerin notları sonuç listelerinde yer almayacaktır. Yalnızca BAŞARISIZ olarak gözükecektir.

50 ve üzeri puan alan öğrencilere ücretsiz sertifika kodu almaya hak kazanacak ve talepleri halinde bu başarılarını başarı sertifikası olarak belgeleyebilecektir.

Sınav girmek için uzaktan eğitim sisteminde kayıtlı olmak yeterlidir. Sınava pazar günü 12:00 – 23:59 saatleri arasında yapılacaktır.

Aşağıda sınava giriş bağlantılarına ulaşabilirsiniz.

Sertifika Sınavına Giriş Bağlantıları

1 – Etkin Yönetici Asistanlığı

2 – Finansal Yönetim

3 – Genel Muhasebe

4 – İletişim Teknolojileri ve Toplum

5 – İnsan Kaynakları Yönetimi

6 – İş Hayatında Yazışma Teknikleri

7 – İş Hukuku Uygulamaları

8 – İşaret Dili Eğitimi

9 – İşletme Yönetimi

10 – KYS Dokümantasyon Eğitimi

11 – KYS İç Tetkikçi Eğitimi

12 – KYS Temel Eğitim

13 – Mobbing

14 – Mülakat Teknikleri

15 – Performans Değerlendirme

16 – Satış ve Pazarlama Teknikleri

17 – Stratejik Yönetim

18 – Stres Yönetimi

19 – Toplam Kalite Yönetimi

20 – Üretim Yönetimi

21 – Yetkinlik Bazlı Mülakat Teknikleri

22 – Zaman Yönetimi

23 – Zor Müşterilerle Başa Çıkma Yöntemleri

Sınav hakkında bazı bilgiler:

1. Öğrencilerin testlere verdikleri cevaplar bilgi işlem yöntemleriyle incelenmektedir. Bu incelemelerden elde edilen bulgular, ENSTİTÜ tarafından değerlendirilecek, ikili veya toplu kopya çekildiği sonucuna varılan durumlarda, kopya eylemine karıştığı belirlenen adayların teste verdikleri cevaplar geçersiz sayılacaktır. Bu nedenle sınavda kopya çekme veya diğer öğrencilereden veya kaynaklardan yararlanma girişimlerinde bulunulmaması gerekir.


2. Sınava başlamak için en az 10 dakika önce sınav internet adresine giriniz


3. Sınav soruları sayfasına ulaştığınızda soruları cevaplamaya başlayabilirsiniz.


4. Soruları cevaplamaya istediğiniz sorudan başlayabilirsiniz. Bunun için ders adını seçip, “SORULAR” bölümünden istediğiniz soru numarasını tıklamanız yeterlidir.


5. Değerlendirmede yanlış cevaplarınız dikkate alınmayacaktır. Bu nedenle tüm sorular için size doğru gelen seçeneği işaretlemeniz, cevapsız soru bırakmamanız yararınıza olacaktır.


6. Sorumlu olduğunuz tüm derslere ilişkin soruları cevaplamadan “SINAVI BİTİR” butonuna basmayınız. Aksi takdirde sınava geri dönemezsiniz. Bu durumdaki öğrencinin tekrar sınava alınma yetkisi Enstitü Yöneticisine aittir. Tüm derslere ilişkin soruları cevapladığınızda ve kontrollerinizi tamamladığınızda çıkmak için “SINAVI BİTİR” butonunu tıklayarak sınavdan çıkınız.

Sertifika Sınavına Giriş Linkleri

Sorulmuş En Zor Mülakat Soruları

Bazı mülakat soruları hepimize zor gelse de merak ettiğim birşey var: herhangi bir mülakatta sorulmuş en zor soru nedir?

İşe alım olduğu sürece mülakatlar yapılacaktır. Çünkü mülakat yapmak doğru kişiyi doğru işe almak için önemlidir. Bu adayı tanımak için ve gerçekten pozisyon için aradığınız kişinin o olup olmadığına karar vermek için elinize geçen şanstır.

Bununla birlikte bazı organizasyonlar adayın baskıyla nasıl başa çıktığını görmek için imkansız olan zor sorular sorarak işi çok ileriye götürdü. Örneğin Google’ın adı birkaç sene önce gülünç bir şekilde zor olan zeka oyunlarını sormasıyla  kötüye çıkmıştı.

Şimdiye kadar sorulmuş en zor mülakat soruları nelerdir?

1 – Bilimsel mülakat soruları.

Bir uçakta seyahat ederken sonsuz sayıda siyah beyaz noktalar göreceksiniz. Bir siyah ve bir beyaz nokta arasındaki boşluğun bir birim olduğunu kanıtlayın.

Uluslararası bir şirketteki teknoloji analisti rolü için mülakatta bu soru soruldu. Bu mülakat sorusunu cevaplamak için muhtemelen NASA’da çalışmış olmanız gerekir.

2 – Teknik mülakat soruları.

Bana oluşturduğun koddaki 15 hatayı anlatabilir misin?

Yazılım mühendisliği pozisyonu için gelen bir aday mülakata girdi ve herhangi bir dilde “Merhaba Dünya” yazısı yazabilen bir program yazması istendi. Mülakatçı koda bir göz attı ve ona koddaki 15 hatayı bulması için beş dakikası olduğunu söylediler.

Aday yapamadı ve işe alınmadı.

3 – Stratejik mülakat soruları.

İki yumurtayı kırmadan en kısa sürede nasıl düşürürsün?

Kabak tadı veren bu soru Silikon Vadisi mühendislik şirketi tarafından soruldu. İşte sorunun eksiksiz hali:

Burada 100 katlı bir bina olduğunu düşün. İki tane aynı boyutta yumurta elinde. Yumurtaların en ilginç özelliği ikisinin de kendine özel “çıkıntısı” olması. Bunu kat N olarak düşünelim. Bu yumurtanın herhangi bir kattan N katına düştüğünde kırılmayacağını ama yumurtanın N katı dahil, N katı üzerindeki her katta kesinlikle kırılacağı anlamına geliyor.

Örneğin yumurtaların özelliği; N eşit 15 ise, o yumurtalar 15. Kata eşit olan veya daha yüksek olan herhangi bir katta kırılacaktır ama yumurtalar 15. Katın altındaki hiçbir katta kırılmayacaktır. Aynı şey diğer yumurta için de özdeş olduklarından dolayı geçerlidir.

İşte soru: Yumurtanın N katını bulmak için ve kullanılan yumurtaların düşüş sayısını azaltmak için hangi strateji uygulanmalıdır? Ayrıca bu stratejideki en kötü durumda düşüşlerin minimumu kaçtır.

4 – Özelliğe dayalı mülakat soruları.

Siz girdiğinizden beri odada ne değişti?

Bir aday mülakat için odaya girer ve mülakatçı tarafından en büyük özelliğinin ne olduğu sorulur. Aday çok detaycı olduğunu ve iyi bir gözlemci olduğunu söyler.

Mülakatçı odadan çıkmasını ve 5 dakika sonra tekrar gelmesini söyler. Aday tekrar geldiğinde mülakatçı adaya odaya ilk geldiğinden beri neyin değiştiğini sorar.

Aday bilemez.

Cevap: Saatin akrep ve yelkovanı yer değiştirmiştir.

5 – Doğrulanabilir mülakat soruları.

Bana bir dakika içinde dürüst olduğunu kanıtla.

Bir mülakatçı adaya dürüst olup olmadığını sorar. Aday evet der. Mülakatçı bir dakika içinde kanıtlamasını ister.

Aday dilini yutar

6 – Mesleki mülakat soruları.

Mülakata gelirken bina içinde kaç merdiven çıktınız?

Bir mühendislik şirketinin mülakatında soruldu.

7 – Bilgiye dayalı mülakat soruları.

Nesneler ne zaman daha hızlı hareket eder? Gündüz mü gece mi?

Aday mülakat sırasında bir üniversitenin mühendislik programına girmesi için bu soru ile karşılaştı. Aday gece dedi ve mülakatçı nedenini sordu.

“Çünkü gece trafik daha azdır.” İşe alım uzmanı hiç de eğlenmişe benzemiyordu.

Bunu beğen:

Beğen Yükleniyor...

Sorulmuş En Zor Mülakat Soruları

Özgeçmiş Hazırlarken Yapılan Hatalar

Özgeçmiş yazmak iş arayanlar için panik verici olabilir. Birçok kişi özgeçmiş üzerine söylenen efsanelere inanır. Bunun en çok konuşulanı işe alım uzmanlarının özgeçmişleri okumadığına veya incelemek için o kadar az vakit harcadıklarına dair söylentilerdir. Bu sebeple özgeçmişinizin okunmayacağına dair korkuyorsunuz. Özgeçmiş hazırlarken yapılan hatalar üzerine düşünmeden bu korkuya düşmeyi biraz garipsiyorum. Üstelik bir de herkesin kendine göre nasıl mükemmel bir özgeçmiş yazılacağına dair teorisi vardır. Bu birçok insanı şirketlerin görmek istediği özgeçmişi yazmaya itiyor. Onlar hakkında anlam taşıyan şeyleri yazmıyorlar.

Mükemmel bir özgeçmiş sizin kendiniz hakkında en anlamlı olduğuna inandığınız şeyi içerir. İş ararken de bunu dikkate alırız.

Sizin için özgeçmiş hazırlarken yapılan hatalar ile ilgili bazı şeyleri inceleyip hazırladım. Aşağıdakiler hayalinizdeki işi elde etmek için size en iyi fırsatı sağlayacak bir özgeçmişte olması ve olmaması gerekenleri gösteriyor.

Özgeçmiş hazırlarken yapılan hatalar

İlginç olmaya çalışmayın.

İşe alım uzmanı niteliğine ve kalitesini dikkate almadan her özgeçmişe bakar. Bana göre bu işe alımın esas kuralıdır. Her bir özgeçmişi incelemek işe alım uzmanının işidir. Bu yüzden bir iş arayan olarak özgeçmişinizin okunmadığına dair yanılgılara kapılıp çılgın şeyler yapmayın. Bunu kişisel algılamayın. Özgeçmişinizi bir hediyeyle göndermeyin Şaka değil! Görüyorum bazen böyle şeyleri. Özgeçmişini bir çikolata kutusuyla birlikte gönderenler oluyor. Bunu yapmayın. Faydası olmaz.

Ya da içinde konfeti olan bir zarfın içine koymayın (bana gerçekten olan bir şey). Bu sınırları aşar. Özgeçmişinizde fazla ilginçleşmeye çalışmayın. Fotoğraflarınızı LinkedIn’a saklayın. Özgeçmiş hazırlarken yapılan hatalar içinde bence en büyük hata ilginç biri gibi gözükmeye çalışmak.

Özgeçmişin en çok bakılan taraflarını düşünün.

Ben bir özgeçmişe baktığımda gözlerim önce başvuranın en son deneyimine gider. Çalıştıkları endüstriye, ne kadardır orada olduklarına, yaptığı işlerin birbirleriyle bir ilgisi olup olmadığına bakarım ve bunu başvuranın ismine bile bakmadan önce yaparım. Birinin ne kadar çok işte çalıştığı veya nerede okula gittiği ilgilendirmez. Daha sonra o kişiye bir kimlik kazandırmak adına, iş arayanın kendisiyle ilgili ilginç şeyler yazabileceği sayfanın sonuna inmeden önce isme bakarım. İşe alım uzmanları özgeçmişinize bakar ama çok uzun süre okumazlar. Her işe alım uzmanının kendine göre bir formülü vardır ama siz kendi özgeçmişinizdeki boşluğu kontrol etmek istiyorsunuz bu yüzden işe alım uzmanlarının okuduğu yerler sizin hakkınızda akla gelebilecek her şeyi anlatıyor.

Hazırladığınız özgeçmiş bir sayfayı geçmesin.

Bazı durumlarda iki sayfalık özgeçmiş kabul edilebilir. Eğer onlarca yıldan oluşan bir deneyiminiz varsa ve üst düzey bir pozisyon için başvuruyorsanız ikinci bir sayfa edinebilirsiniz. Eğer şüpheye düşerseniz, bir sayfada bırakın. Benim insan kaynakları alanında beş yıldan fazla bir deneyimim var ama özgeçmişim bir sayfa. Eğer kariyerinizde çok fazla pozisyona sahip olduğunuz için ikinci sayfayı oluşturmayı planlıyorsanız sadece bir yerde tutunamayan biri olarak gözükeceğinizi bilin. Hayatınızda yayınladığınız her şeyin linkini vermek zorunda değilsiniz bunun yerine birkaç anahtar kelime yerleştirin. Ya da daha da iyi bir şey yapmak isterseniz sizin çalışma hayatınıza yönlendirebilecek tek bir link verin. Özgeçmiş üzerinde bütün boşlukları kullanılır hale getirin. Bu kenar boşlukları ve yazı tipleri anlamına gelse bile… Tekrar eden becerileri silin. Diğer anlamıyla yapabildiğiniz her şeyi bir sayfada yapın. Bu kadar.

Özgeçmişinizi bir multimedya kaynağı olarak görün.

Hazırladığınız özgeçmiş bir sözlük gibi olmalı. Başvurulacak bir kaynak… Sizin profesyonel anlamda kim olduğunuzu anlatan online ne varsa içeriğine ekleyin. LinkedIn’da aktifseniz profilinize bir link koyun. Eğer LinkedIn’de birçok öneriniz ve onayınız varsa bunu da link olarak koyun. Eğer herhangi bir profesyonel portföyünüz varsa onu da koyun.

2015’de yaşıyoruz arkadaşlar. Özgeçmişiniz bir sayfa olabilir ama bu her zaman geçerli bir kural değildir. İşe alım uzmanları tıklamaktan mutluluk duyarlar bu yüzden arayacakları birçok linki koyun çünkü okumaktansa bakmayı tercih ederler. Eğer özgeçmişinizi iyi hazırladıysanız; özgeçmişiniz işe alım uzmanını yönlendirmek adına bir atlama noktası olarak hizmet edebilir. Ya da şöyle düşünün… Hayatınızı anlatmak için sadece bir sayfaya sahipsiniz. Elinizde olan her şeyi kullanmaz mısınız?

Başvurduğunuz her işe özgeçmişinizi ekleyin.

Gerektiğinde anında gönderebilmek adına elde bir özgeçmişin olması iyi bir şeydir. Eğer özellikle heves duyduğunuz işlere başvuruyorsanız özgeçmişinizi pozisyona uygun hale getirmek için vakit harcayın. Son çalıştığınız yerin altında 10 tane maddeye ihtiyacınız yok. Bunun yerine tanımı inceleyin ve şirketin aradığı şeyi anlatan deneyiminizin altını çizin. Özgeçmiş üzerinde size önemli gelen ama dışarıdan birine o kadar da anlam ifade etmeyecek şeylere takılmayın.  Başvurduğunuz iş için gereken en alakalı becerilerinize dikkati çekin. Hatırlayın, işe alım uzmanları sizi arıyorlar. Yani istenilenleri yerine getirdiklerinde işe alım yöneticilerinden bir beşlik ve de övgü alıyorlar. Onlara sizi doğru insanların önüne çıkartmada yardımcı olun ve hayalinizdeki işe kavuşun.

Bunu beğen:

Beğen Yükleniyor...

Özgeçmiş Hazırlarken Yapılan Hatalar

Mülakatta Sorulmaması Gereken Sorular

Hukuki bir düzlemde ve kurallara uygun bir mülakata tabi tutulduğunuzdan emin olmak için mülakatta sorulmaması gereken sorular, bazı başlıklar ve nedenleri:

Mülakatta Sorulmaması Gereken Sorular

Yaş.

İş kanununa göre bir çocuk işçiyi işe alamazsınız. Bir çocuk işçi ihlali olabilme ihtimaline olabileceğine dair şüpheleriniz varsa bunu sormalısınız. Eğer böyle bir şüphe hiç oluşmamışsa rencide edici bir soru olabilir. Eğer kafanızda yeterli şüphe varsa, bu durumda kişinin yaşının çalışmak için yeterli olduğunu öğrenmek üzere kanıt isteyebilirsiniz. Mülakatta sorulmaması gereken sorular dediğimizde aklımıza öncelikle aday kaç yaşında diye şüpheye düşmemelisiniz. Bu çok aykırı bir durumdur.

Tutuklanma Kaydı.

Bence sormayın. Zaten resmi kayıtlarda mevcut. Ayrıca bu soru bazı ülkelerde yasak olabiliyor. Mülakatta sorulmaması gereken sorular değil, tamamen kanun ile yasaklanmış bir soru olabiliyor. Belki suç oranı yüksek ülkelerde bu sorulamayabilir. Eğer öyle bir durum varsa ve adayın tutukluluk kaydından dolayı işe alınmadığını yazmak için tamamen pozisyonla alakalı bir gerekçeniz olması gerekir.

Başvurulan işyerindeki çalışanlarla arkadaşlığının olup olmadığı.

Bu bilgi başvuran kişinin belirli bir işte başarı gösterebilme yeteneği ile alakasızdır. O işyerinde çalışanların arkadaşları veya yakınlarının işe alımını teşvik etme veya yasaklamaya çalışmak, çalışanların üzerinde olumsuz bir etki yaratabilir.

İflas ve kredi sorunları.

Türkiye’de böyle bir yasa yok ama Amerika’da bir şirkette çalışacaksanız Federal İflas Yasası gereğince bunun temel alınarak ayrım yapılması illegal bir durumdur. Bu yüzden hiçbir zaman iflas durumunu sormayın. Bütün kredi soruları Adil Kredi Raporlama Yasasına uymalıdır.

Ülkemizde de böyle bir soru sormanın işe alımla çok alakası olduğunu düşünmüyorum. Hepimiz para kazanmak için iş arıyoruz ve para kazanmak için çalışıyoruz.

Vatandaşlık.

Amerika’da ilgili bir yasa veya yönetmelik olmadıkça başvuran adaylara ABD vatandaşı olup olmadıklarını soramazsınız. Çünkü bu Göçmen Reformu ve Kontrol Yasası gereğince ayrımcılık sayılıyor. Adaylara Birleşik Devletler ‘de çalışıp çalışamayacaklarını sormaya yetkiniz var. Bundan ötesi yok. Keşke tüm ülkeleri kapsayan bir uygulama olsa.

Engellilik Hali.

Engellinin engeli veya fark edilen engelliliği hakkında sorular sorması çirkin ve kabadır. Aday zaten resmi evraklarını ve engellilik durumunu size yazılı olarak bildirecektir.  İşe odaklanmak kritiktir, engelliliğe değil. Onlara güvenli bir şekilde işin temek işlevlerini yerine getirebilecek kapasiteye sahip olup olmadıklarını sorabilirsiniz. Mülakatta sorulmaması gereken sorular için aslında bunu ilk sıraya koymak gerekirdi.

Sürücü belgesi.

İş gerektirmediği sürece sormaktan kaçının çünkü istatistik olarak bu engelli olan bireyleri baştan elemenize sebep olabilir. Ofis çalışanına ehliyetin var mı demek gerçekten saçma.

Acil durum iletişim bilgisi.

Başvuru sırasında gerçekten gereksizdir ve hiç anlayamadığım bir sorudur. Yer altında çalışmadığınız sürece acil durum için telefon vermenin gerekçesi nedir?

Yabancı dil becerileri.

Türkçe ye hakimiyeti ve aksanı ile ilgili sadece iş için gerekli ise sorun yoksa ırk ayrımcılığı olarak algılanabilir.

Kilo-boy-fiziksel yetenekler.

Ayrımcı olabilir. İşin gerektirdiğine odaklanmak önemlidir, kişinin fiziksel karakterlerine değil.

Evlilik durumu-isim değişikliği-eş-çocuk.

Bunlarla alakalı herhangi bir soru özellikle kadına karşı ise ayrımcılık olarak algılanabilir. Hiçbirinin işle bir ilgisi yok.

Irk, renk, din, cinsiyet ve ırk.

Anayasamız bu bilgileri ortaya çıkarabilecek sorular sormayı yasaklar; reddedilen adaylar bu sorulardan herhangi biri başvuru sürecinde yer aldıysa ayrımcılıktan dolayı dava açabilir.

Sendika üyeliği.

Bu eğer aday sendika üyeliği yüzünden işe alınmadığını iddia ederse İş kanunu hükümlerince başınız büyük belaya girebilir.

Eski asker/ askeri kayıtlar.

Ordu ile ilgili kişinin geçmişine dair genel sorular sadece eğer iş gereği ise veya işle ilgili nedenler var ise sorulabilir.

Hafta sonu çalışması/vardiya değişikliği.

İş için gerekmedikçe aday hafta sonu çalışıp çalışamayacağını belirtmemeli. Bu hafta sonları dinsel inançlarından dolayı çalışamayacak olan adayları eleyebilir.

Bunu beğen:

Beğen Yükleniyor...

Mülakatta Sorulmaması Gereken Sorular

Ders Tekrarı ve Ders Videoları Nasıl İzlenir?

Kayıtlı olduğunuz eğitimde canlı dersler bulunmaktadır. Bu canlı derslere giremeyip tekrarını izlemek isteyebilirsiniz. Ya da o hafta canlı ders yapılmaması halinde bir önceki dönemde yapılan dersin videosunu izleyebilirsiniz.

Dersin tekrarını ya da ders videosunu 4 adımda izleyebilirsiniz. Aşağıda ders videosunu nasıl izleyebileceğinizi detaylı şekilde açıkladık.

1 – Uzaktan eğitim sistemine giriş yapın.

Uzaktan eğitim sistemine giriş yapabilmeniz için gerekli olan kullanıcı adı ve şifre cep telefonunuza ve mail adresine gönderilmektedir. Bu bilgilerle giriş yapabilirsiniz.

Not: Bilgileri girdikten sonra “Enter” tuşuna ya da sağ taraftaki ok işaretine tıklıyoruz.

2 – Derse sayfasına giriş yapın.

Videosunu izlemek istediğiniz derse tıklayın ve ders sayfasına giriş yapın.

3 – İzlemek istediğiniz bölüme tıklayın.

Dersin videosunu ya da tekrarını izleyebilmek için o dersin yapılmış olması gerekmektedir.

Eğer katıldığınız hafta canlı dersler varsa ders yapıldıktan yarım saat sonra izleyebilirsiniz.

4 – View – Recording

Dersin tekrarını ya da videosunu izlemek için bu bağlantı kullanılır. Dersi izlemek için View Recording bağlantısına tıklayın.

Bunu beğen:

Beğen Yükleniyor...

Ders Tekrarı ve Ders Videoları Nasıl İzlenir?

Bir Yönetici Nasıl Özür Dilemelidir?

Bir lider insanları etkileyen zor kararlarla karşılaşır. Ve biliyoruz ki herkes bu alınan kararlarla mutlu olmaz ve olmayacak. Aslında eğer birkaç kişinin ayağına basmıyorsak büyük ihtimal güvenli bir oyun oynamıyoruzdur. İyi liderler kararlı davranmasını bilirler ama aynı zamanda hareketlerinin diğerlerinin canını yaktığında da bunu fark ederler ve zarar verilen ilişkileri tamir etmek için aktif olarak çalışırlar. Emek verilmiş ve gönülden bir özür bu yaraları sarmada anahtardır. Anlamlı ve etkili bir özür için amacınız birini acıttığınızın farkında olmak ve pişmanlık göstermektir. Bunun hareketlerinizi savunmak veya neden yaptığınıza dair tartışmakla alakası yok. Eğer kendi hareket ve kararlarınızı sahiplenmeye hazır değilseniz, ilişkiyi tamir etmeye girişmeden önce daha iyi bir ortam için bekleyin. Bir özür başarınızı maksimize eder ve güvendiğiniz insanlar ile aranızda daha güçlü bağlar yaratır. İşte özür dilemeye giden beş basit ama kritik adım:

Özür Dileme Yöntemleri

“Özür dilerim” deyin.

Aynı kelimeleri söyleyin. Birçok özür dileme gerçekten bu sözleri söylemeden gerçekleşir. Bu alıcının özür dileyecek kişinin aşağı yukarı ne diyeceğini tahmin etmesine neden olur. Bunu yapmayın. Derhal söyleyin. Yazılı veya yüz yüze özür dileyin. Özür dilediğinizi açık bir şekilde belirtin. Onlara özür dilediğinizi ve ilişkiyi tamir etmek istediğinizi belirtin. Hiçbir savunma veya açıklamaya gerek yok.

Ayrıntılı açıklayın.

Olaya dahil olan davranışları, seçimleri ve hareketleri açıklayın. Spesifik ve detaylı olun. Ve tekrar tekrar nedenini veya bahaneleri sıralamayın sadece ne yaptığınız konusunda açık olun. Mesela “seni toplantıya davet etmedim”, “kararı sana danışmadan aldım” veya “projede sana liderliği vermemeye karar verdim” gibi açık olun. Hareketlerinizi gerçeklere dayalı bir şekilde ve tarafsızca tanımlayın. Eğer hangi hareketlerin etkiye sebep olduğunu bilmiyorsanız biraz beklemeli, sorular sormalı ve devam etmeden önce bilgi toplamalısınız.

Farkındalık etkisi.

Şimdi hareketlerinizi detaylandırdığınıza göre, diğer insan üstündeki etkilerinin detaylarını yazın. Hareketlerinizin etkilerini gördüğünüzü ve anladığınızı gösterin. Tekrar, bahaneler ve savunmalara ihtiyacınız yok. Sadece davranışınızın diğer insanı etkilediğinizin farkında olduğunu belirtin. Üsteki örnek üzerinden “seni toplantıya çağırmamam proje hakkındaki endişelerini belirtme fırsatı vermemek oldu ve sen olmadan alınan son karar senin takımını da etkiliyor” gibi. Ayrıca kararınız hakkında ne hissettiğinizi de belirtebilirsiniz. Size anlattıklarından dolayı nasıl hissettiklerini bilmiyorsanız onların kafasında ne olduğuna dair varsayımlar yapmayın. Onun yerine “Bunun senin için sinir bozucu olduğunu ve kenara itilmiş hissedildiğini hayal edebiliyorum” deyin. Burada dikkatli olun, empati yapıyorsunuz, varsayım değil. Küçümsemeyin.

Pişmanlığınızı belirtin.

Olayın olduğu gibi olmamasını dilediğinizi belirtin.

İşte küçük bir taktik: bunu telafi edeceğinizi söylemek istemiyorsunuz ya da buna ihtiyacınız yok veya kararınızı değiştirmek istemiyorsunuz. Böyle şeylerin olduğu bir gerçek. Hem kararınıza sıkı bir şekilde bağlı kalabilir hem de neden olduğunuz etkiden dolayı üzgün olabilirsiniz. Bir lider olarak hem zor hem de mükemmel olmayan kararlar alacaksınız. Eğer devamlı bazı durumları telafi etmeye çalışıyorsanız her zaman değişiklik yapmak ve zarar kontrolü yapmaya çalışacaksınız. Bu tuzağa düşmeyin. Bununla birlikte, eğer bir noktada bir şeyin doğru olmadığını fark eder veya bir şeyin değişmesi gerektiğini hissedersiniz, yapın. Herkesi daha iyi hissettirmek için boş sözler vermeyin.

Af dileyin.

Bu işin sonunda geldiniz demektir ve kilit noktadır. Onlardan direkt olarak bağışlamalarını isteyin. Açıkça cevaplanmasını beklediğiniz soruyu belirtin. “Umarım beni affedersin” demektense “Beni gerçekten ve tam olarak affedebilir misin?” Bir cevap için bekleyin. Hoş olmayan bir sessizlikte 5-10 saniye kadar beklemeniz gerekebilir. Eğer size samimi olmayan bir cevap vereceklerini hissettiyseniz, söyleyin. Onlardan ne söylediğinizi ve ne istediğinizi düşünmelerini isteyin. Örneğin “Bunu yeterince düşünmediğinden endişeliyim ve beni affetmeye hazır olduğundan emin olmak istiyorum. Biraz daha zaman ister misin?” İlişkinin geleceğinin önemli olduğunu açıklayın ve durumu tam olarak belirtebildiğinizden emin olun ve ikiniz de ileriye doğru yol almaya hazırsınız. Özür dilediğinizde ve kusurunuzu belirttiğinizde, muhtemel üç sonuç vardır:

Sonuç 1. Sizi affederler: Harika! Bu ideal bir sonuçtur. Öncelikle onlara dinledikleri için ve cevaplarını gerçekten düşündükleri için teşekkür edin. Onlara ilişkinize ne kadar değer verdiğinizde, onlarla açık ve dürüst sohbetler edebildiğinizden bahsedin.

Sonuç 2: Sizi hiçbir zaman affetmeyeceklerini söylüyorlar: Bu olabilir ve kolay bir durum değildir. Hemen cevaplarını kabul etmeli ve dürüstlükleri için teşekkür etmelisiniz. Bunun ilişkinizi etkileyeceğinden ve işlerin nasıl değişeceği hakkında konuşmak istediğinizi belirtin. Eğer durum gerginleşirse biraz zaman vermek isteyebilirsiniz. Eğer olmazsa onlara bir sonraki adımlar için ne yapmayı önerdiklerini ve artık açığa çıktığı için ne gibi değişiklikler olacağını sorun. Bu durumda çalışma ilişkisini yeniden tartışma ihtiyacı duyabilirsiniz böylece herkes güvende ve değer verilmiş hisseder. Bazı durumlarda, bu yeni çalışma anlaşmaları veya temel kurallar olabilir, başka anlamda bir rol değiştirmek veya departman değiştirmek olabilir. Çok uç durumlarda bu ilişkiyi sonlandırmak olabilir. Bu zor gözükebilir ama bu konular ne kadar kısa sürede belirtilirse o kadar iyi.

Sonuç 3: Sizi şu an affedemezler ama üzerinde düşünecekler: Tekrar onlara dürüst oldukları ve özrünüzü dikkatli bir şekilde düşündükleri için teşekkür edin. Eğer durum el veriyorsa onlara süreç içinde nasıl yardımcı olabileceğinizi sorun. Eğer durum hararetli ise geri çekilin ve bu soru için başka bir zaman gelin. Sizin amacınız bu noktada onlara sizi affetmek için yardımcı olmak. Ve bu öyle bir noktaya gelebilir ki siz artık istekli değilsinizdir ve affetmeyeceğini varsayıp yolunuza devam edersiniz.

Bunu beğen:

Beğen Yükleniyor...

Bir Yönetici Nasıl Özür Dilemelidir?

Başarılı İş Kadınları Şikayet Etmez! Pazarlık Yapar!

İki şekilde konuşma yolu vardır- bunlardan biri size para kazandırır, diğeri kazandırmaz.

Peki söz konusu kariyeriniz olduğunda siz hangisini seçeceksiniz?

Ne kadar az maaş aldığınız konusunda dır dır mı yapacaksınız yoksa nasıl konuşmanız gerektiğini öğrenip para mı kazanacaksınız?

Kadınların ataerkillik hakkında konuşmaya harcadıkları dönemler ya da kadınların erkeklerin aldığı maaşın sadece yarısını kazanabildikleri zamanlar… onun yerine pazarlık yapmayı öğrensek?

“Kadınların erkeklerin iki katı kadar çalışmaları gerekir” ifadesini duyduğumda kusmak geliyor içimdem.

Hiç mantıklı değil.

Konu maaşa geldiğinde kendimiz haricinde her şeyi suçlamak kolaydır ama başarılı iş kadınları böyle düşünmez. Bir iş kadını olarak maaşınız sizin KABUL ettiğiniz fiyattır.

Eğer birçok iş teklifine sahipseniz o zaman sizin için neyin doğru olup olmadığına karar verme, pazarlık yapma ve diğer iş teklifine koz hazırlama hakkınız vardır, böylece DAHA YÜKSEK maaş alırsınız.

Birçok iş kadınında gördüğüm şey de bir işe girmek için çok mücadele ederler, çünkü kendilerini yeterince değerli görmezler ve bu işte çalışmaya başlarlar çünkü kendilerini yeterince iyi hissettikleri nokta odur. Ve konu maaş pazarlığına geldiğinde de başka bir kozları olmaz tabii ki.

Ya da ben özellikle kar amacı olmayan veya iyi ücret vermeyen işlere başvuran kadınları görüyorum. Nedeni de ne mi, çünkü iyi maaşlı bir işe giremeyeceklerini düşünüyorlar.

(Evet tabii ki sivil kuruluşlara gitmenin başka nedenleri de var ama benim değinmek istediğim konu bazı kadınların maaş konusunu tartışmanın fazla rahatsız edici bir konu olarak görmesi.)

Şikayet ederek harcadığınız vakit pazarlık yapmayı ÖĞRENDİĞİNİZ vakit de olabilir.

(Patronunuzun istediğiniz kadar şeytan olduğunu düşünün; pazarlık yapana kadar siz durumu değiştirmek için hiçbir şey yapmış değilsiniz.)

Bir klavye delikanlısı olmak ve ataerkilliğin şeytanlarını kınamak da sizin durumunuzu iyileştirmeyecek.

Sizin durumunuzu değiştirecek olan şey nasıl pazarlık yapıldığını öğrenmek.

Bir yazılım mühendisi arkadaşıma maaşının %20’si için pazarlık yapmasına yardım ettim ve size iş için sonunda ödüllendirildiğinizde neler hissedeceğinizi ve onun banka hesabınıza YANSIMASININ nasıl hissettirdiğini anlatamam.

İnanılmaz olan bir şey de Anadolu’da kadınların pazarlık konusunda harika olmalarıdır. Bu sadece bir iş pratiği değildir ama aynı zamanda hayat stilidir. Aileniz için bütçenizi öğrenirsiniz ve ondan en iyi şekilde nasıl yararlanabileceğinizi öğrenirsiniz. Bu sahtekarlık değildir, bu sadece sizin ne kadar istediğinizi elde etmek için konuşmayı öğrenmenizdir. Her şey iletişim ile ve istediğini elde etmek ile alakalı değil mi? Başarılı iş kadınları bunu yapabilecek güçtedir.

İster inanın ya da inanmayın, işverenler size iyi maaş vermek İSTİYOR.

EĞER siz değerinizi nasıl göstereceğinizi biliyorsanız…

Kadınlar olarak haklı olduğumuz bir konuda tartışırken ne kadar iyi olduğumuzu hep söyleriz?

Peki ya para kazanmak için uzun dilimizden yararlanmaya ne dersiniz? Bir pazarlama sadece bir veya iki saat olabilir ama sonuç herkesin hoşuna gidecektir.

• Sonra o kadar çok çalışmanıza gerek kalmaz.


• Ailenizden çok feragat etmenize gerek kalmaz.


• Devamlı olarak az maaş aldığınız için şirketinizi şikayet etmezsiniz


• Sonuç olarak daha güçlü hissedersiniz

Geleneksel kadınların aileye ekmek getirenler olmadıklarını anlıyorum ama aynı zamanda annenizin veya anneannenizin bunu anlaması da zor olabilir ama bu döngüyü çevirmek, değiştirmek ve kendi cebinizden sorumlu olmak SİZİN sorumluluğunuz.

Çok basit bir konuşmanın size nasıl daha fazla kazandıracağını görseniz çok şaşırırdınız.

Başarı iş kadınları pazarlık yapar. Erkekler nasıl yapıyorsa o şekilde pazarlık yapar. Çekinmeyin. Güçlü durun.

Bunu beğen:

Beğen Yükleniyor...

Başarılı İş Kadınları Şikayet Etmez! Pazarlık Yapar!

Mülakatta Maaş Sorusu Nasıl Cevaplanır?

Mülakatta maaş sorusu stres yaratır. Bilirsiniz mülakat sırasında ve teklif sürecinde bir noktada karşınıza gelecek. Ama ne zaman? Mülakatta maaş sorusu zaten zor olan sürece bir endişe daha katabilir. Kendinize bir iyilik yapın ve muhtemel işvereninizle iyi bir ilişki sürdürdüğünüzden ve teklif geldiğinde maaş sorusu için kendinizi hazırladığınızdan emin olun. Mülakatta maaş sorusu için sağlam bir strateji oluşturun. Bu soruyu cevaplamak için atmanız gereken bazı adımlar var. Bu adımları aşağıda listeledim.

Karşılaşacağınız muhtemel soru: “Ne kadar maaş istiyorsunuz?”

Mülakatta Maaş Sorusu Cevaplama Teknikleri

Maaş araştırması yapın.

Mülakata giderken pozisyonunuzla alakalı maaş bilgilerini öğrenmemek yapabileceğiniz en büyük hatadır. Bunun için bazı temel bilgileri öğrenmeniz gerekiyor. Pozisyon, sektör ve şirket… Çoğu işe alım uzmanı pozisyon için bir role karar vermeden ve iş teklifi yapmadan önce İK’nın maaş üzerinde ağır bir analiz yapmasını sağlayan maaş listesine güvenir. Rakam çok sıradan gelse bile genel olarak sıradan değildir ve çoğu zaman o rakama ulaşmak için ciddi bir analiz yapılmıştır. Onların derin bir analiz avantajına sahip olduklarını da göz önünde bulundurunca sizin de aynı şeyi yapmanız gerekir. Maaş profesyonellerinin bir maaşı belirlemede kullandığı 3 yol vardır: benzer bir rol için farklı bir sektörde ne kadar maaş veriliyor? Sektör içindeki değeri ve sizin sektördeki değeriniz…

İnternette bir pozisyon için maaş aralığınıza karar vermenize yardımcı olacak birçok iyi kaynak vardır. www.salary.com başlamak için iyi bir yer. Sonra sektörünüze bir göz atın. Eğer Finansal Servisler veya Yatırım Bankacılığındaysanız aralığın en yüksek yerini istemelisiniz. Bununla birlikte eğer kar gütmeyen bir işe başvuruyorsanız ortalamanın altında bir maaşı hedeflemeniz daha iyi. Analizin üçüncü bileşeni,yani en önemli olanı- SİZ! Başka bir yerde benzer bir ol için ne isterdiniz ve masaya sizi öne çıkarabilecek ne koyabilirsiniz? Örneğin pozisyon için ihtiyaç olan bir yabancı dil biliyorsanız veya nereye giderseniz gidin değerinizi belli edecek prestijli dereceleriniz varsa; bunlar sizin aralığın en yüksek rakamını istemenize yardımcı olabilir. Mülakatta maaş sorusu için önceden hazırlık yapmak sizi her zaman bir adım öne çıkaracaktır.

Olabildiğinde ağırdan alın.

Artık gerçekleri bildiğinize göre mülakatta maaş sorusu biraz daha az korkutucu olmalı ama bu sizin hemen kurtulduğunuz anlamına gelmez. Eğer şu anda ne kadar maaş aldığınız sorulursa veya ne kadar kazanmak istediğiniz sorulursa yapmanız gereken iki şey var. Birincisi pozisyon hakkında daha çok bilgi edinene kadar beklemeyi tercih ettiğinizi söylemektir. İkincisi ise işbirlikçi ama aynı zamanda sağlam bir şey söylemektir “bu iş ile yakından ilgiliyim ve emimin bir kere iyi bir uyum sağladık mı maaş konusunda anlaşabiliriz.’’ Mülakat sürecinde maaş konusunu ileriye itmek size maaş uzlaşmasında avantaj sağlayacaktır ve ayrıca uygun bir maaşın ne olacağına karar vermeniz için pozisyon ve şirket hakkında gerekli bilgiyi toplamanıza yeterli zaman sağlayacaktır. Herhangi bir mülakatta maaş sorusu sizi hareketlendirebilir ve kalp atışlarınız hızlanabilir. Ama siz sakin davranmaya ve rahatmış gibi gözükmeye çalışın.

Aralık belirtmelerini isteyin.

Eğer işe alım uzmanının maaş konusundan uzaklaşmasını sağlayamıyorsanız en iyi strateji onların ilk olarak aralık vermesini sağlamaktır. Neredeyse bütün şirketlerin her bir rol için bir aralığı vardır ve işe alım uzmanı mükemmel adayı bulursa aralığın en yükseğini verme yetkisi vardır. Mülakatta maaş sorusu teknik bir konudur ve birçok işe alım uzmanı maaş aralığı sorusu sorulmadan bundan bahsetmez. İşe alım uzmanına o anki maaşınızı söylemek eğer teklif edebileceğinden daha çok alıyorsanız onu korkutabilir. Aralık sormak ve bunu doğrulamak korkuları gidermek ve pozisyon için ciddi olduğunuzu belirtecek özgüveni işe alım uzmanına vermek için harika bir yoldur.

Görüldüğü gibi mülakatta maaş sorusu kabus düzeyinde bir durum değil. Aşılabilecek ve avantajlı çıkabileceğimiz bir süre. Mülakatta maaş sorusu için önceden hazırlık yapmanız ve yukarıdaki üç maddeye iyi çalışmanız bu sorunu kökten çözmenize ve bir profesyonel gibi davranmanızı sağlayabilir.

Bunu beğen:

Beğen Yükleniyor...

Mülakatta Maaş Sorusu Nasıl Cevaplanır?

Stres ve Stres Yönetimi Nedir?

Sözlüğe göre stres zihinsel, duygusal veya fiziksel bir bağ veya gerginlik olarak tanımlanır. Birçoğumuzun gün içinde yapması gereken çok şeyi oluyor ve bu da strese sebep oluyor. Bazen koşu bandında kalmış bir fare gibi hissediyoruz. Bunun sebebi finansal güvensizlik, travmatik deneyim, kişisel çatışmalar veya hayatımızdan çok şey isteyen rutin işler olabilir. Stresin etkileri uzun dönemde vücudumuz için yorucu olabilir. Sürekli sahip olunan stres sağlık bozukluklarına, duygusal problemlere, uyku düzensizliğine, depresyona veya gergin ilişkilere sebep olabilir. Stres yönetimi dediğimiz şey işte tam da bunların çözümüne ilişkindir.

Vücuttaki stres bizim acil cevap sistemimiz olarak tanımlanabilir. Aynı polis veya itfaiyenin gibi bizim kurtuluşumuz için gelmesi gibi. Vücutta hormonlar nefes alma oranını, kalp atış oranını ve kan basıncını arttırmak için salgılanır. Bu kötü bir şey değildir çünkü bu bizi stresle başa çıkmaya hazırlar. Problem stresin uzun süre devam etmesinden kaynaklanır. Bu motoru hiç kapatmadan hızlandırmak demektir.

Bazılarımız stresten kaçmak için ilaçlara, alkole veya sigaraya kaçar. Ama bu durumu sadece daha da kötüleştirir. Stresi yönetmenin yolu nedir? Stresin bazı nedenlerini ve onlardan nasıl kaçınılması gerektiğini anlatmamıza izin verin.

Stres yönetimi için bilmeniz gerekenler.

1 – Güvensizlik.

Unutmamamız gerekir ki kimsenin tam bir güvencesi yoktur. Zaman ve tahmin edilemeyen olaylar her zaman olur. Güvensizlikle başa çıkmanın en iyi yolu bir arkadaşa açılmaktır. Queen Üniversitesi araştırmacıları yakın ilişkide olan partnerler arasındaki duygusal yük paylaşımının kanıtını buldular. Çalışmada doktora adayı Jessica Lougheed sevilen biriyle gerçekleşen güçlü bir ilişkinin zor durumlarda stresi azalttığını ortaya koydu. Başka bir öneri de devamlı olarak en kötü senaryolara odaklanmamak gerektiği. Bu sadece duygusal rezervleri kurutur. Ve korktuğunuz şey belki de hiç gerçekleşmeyecek. Sadece bugüne odaklanın, çünkü yarının kendine ait problemleri zaten olacak.

2 – Acımasız Rutin İşler.

Rutininiz trafik, çalışma ve çocuk veya yaşlı bakımı içerebilir. Bunların hiçbiri durdurulamaz. O zaman kaçınmak için ne yapabilirsiniz? Kendinize biraz zaman verin, düzgünce dinlenin, önceliklerinizi belirleyin ve hayatınıza uygulayın. Hayatınızı basitleştirmek sizin maliyetlerinizi azaltacaktır, böylece işte az vakit geçirirsiniz ve ailenizi yönetmeye daha fazla vakit bulursunuz. Bu size huzur ve mutluluk verebilir.

3 – Kişisel Çatışmalar.

Kişisel çatışmalar özellikle iş yerinde olduğunda stresli olabilir. Bir anlaşmazlık çıktığında sakin kalmaya çalışın. Kendinizi diğer insanın yerine koyun ve iki tarafın da durumunu anlayın. Anlayışlı ve affedici olun. Affetmek mutluluk, sağlık ve barış getirir. Stres yönetimi için de mutluluk direksiyonu sabit tutmanızı sağlar.

4 – Travmatik olaylar.

Başımızdan kazalar geçebilir, hastalıklar geçirebiliriz veya evimizi bile kaybedebiliriz. Durum ne olursa olsun bununla başa çıkabiliriz. Bir stres yönetimi uzmanına göre diğerlerine yardım etmek eden ve edilen kişiye iyi şeyler hissettiriyor. Geleceğe dair bir umut aynı zamanda pozitif tavrı korumakla birlikte stresle başa çıkmak için harika bir yoldur. Belki de yeni bir dil öğrenmek, bir enstrüman çalmayı öğrenmek veya ellerimizle bir şeyler yaratmak gibi hobiler deneyebiliriz. Bu önerilerin hepsi ruh için ilaç gibidir. Stres yönetimi sizi çöküntüye uğratacak her olaydan uzak tutmalıdır.

Yukarıdaki önerileri uygulamak size stresle dolu olan dünyada stresle daha iyi başa çıkmanıza yardımcı olacaktır.

Bunu beğen:

Beğen Yükleniyor...

Stres ve Stres Yönetimi Nedir?

Kurumsal Şirkette Çalışmak Mı İstiyorsunuz?

Çalışma koşullarını yargılamanın birçok yolu varken, bunlardan en iyisi şirketlerin nasıl sınırlar koyduğunu anlamaktır. Kurumsal şirkette çalışmak için şirketlerin hangi sınırları koyduğunu bilmek zorundasınız.

Kurumsal şirketlerde mülakat sırasında ister iş arayan ister işe alım uzmanı olun tarafların özellikle işi sahiplenmeleri hakkında konuşmaları gerekir. Bu konunun etrafında birçok soru sorulabiliyor ama gerçek kilit nokta, tarafların bu konuya nasıl katılım sağladığıdır. Çünkü yaptığı işi seven insanlar ne yaptıkları ve ne yapabilecekleri hakkında konuşmayı severler. Onlar kariyer ararlar, iş değil.

Kurumsal Şirkette Çalışmak İsteyenlerde Olması Gereken Özellikler

1 – İşinizi sevin.

Yaptığı işi seven insanlar o işe odaklanmıştır ve işlerinin değerini tanımlamayabilirler. Bu, başarılarını tanımlamaktan çok farklıdır. İşini seven insanlar ortalama düzeyde bir şirkette mülakata gittiklerinde mülakatları genel olarak uygunsuz veya garip olarak karşılanır. Yani kurumsal şirketler ve diğerleri olarak gruplandırabiliriz.

Bu insanlar genel olarak işlerini duygusal nedenlerle, mutsuz oldukları için değiştirirler. Buda ya iş için kötü bir uyum yakaladıklarından ya da şirkete ayak uyduramadıklarından gelişir.

Tam tersine olan çalışanlar ise, iş üzerinde odaklanılmayan ve tamamen para eksenli işlevsiz çevrelerden gelirler.

2 – Sürekli gelişim hedefleyin.

Kurumsal şirkette çalışmak isteyenler gelişimi hedeflerler. Tam tersine bir şirkete kapak atayım oradan emekli olurum diyenler çok soru sormaz ve çok da kişilikli olarak çalışmazlar

3 – Birşeyler katacağınızı belirtin.

Kurumsal şirketler deneyim ve özelliklerin yanında işe ve şirkete bir şeyler katabilecek olan çalışanı aramaktadır. Aksi takdirde bu beyaz bir tişört almak gibi olur. Bu sebeple kurumsal şirketler açık olan pozisyonu, adayın özelliklerine göre ölçer ve mülakat yaparlar.

Birçok kurumsal şirket, iyi niyetli bir çalışanı almaktansa şirkete iyi kar sağlayacak çalışanı işe almayı tercih eder.

4 – Mülakatta etkin bir dinleyici olun.

Eğer kurumsal bir şirkette iş arıyorsanız, İK’nın veya yöneticinin ne söylediğini dinlemeniz çok önemlidir. Eğer mülakatta sorulan standart sorular kişisel olarak rahatsız ediciyse, o zaman orada bir problem vardır. Eğer iş arayan kişi pozisyonu nasıl gördüğünü anlatamıyorsa ve onların sınırları nasıl zorlayacağını göremiyorsa, bu sadece onlar için bir iştir. Yani aslında ortada bir iş var ama şirket katkıda bulunacak birini aramıyor, sadece açık olan pozisyonu doldurmak istiyor.

 

Bunu beğen:

Beğen Yükleniyor...

Kurumsal Şirkette Çalışmak Mı İstiyorsunuz?

En Etkili Özür Dileme Yöntemleri

Kötü bir gün geçirdiniz ve özür dilemek mi gerekti? Nasıl doğru şekilde özür dilenir? Özür dileme yöntemi var mı?

“Özür dilerim” ve “kusura bakma” cümlelerini günlük hayatta çok duyarız. Bunlar içten ve cömertçe kullanıldığında kibarlık gösterir ve ilginç durumları normalleştirir. Eğer ben kazara kabalalık bir Metroda size çarparsam tabii ki “pardon” derim. Ve siz de kafanızı sallardınız, bilirdiniz ki bilerek yapmadım. Metrobüsteki sıradan itip kakışmada özür dileme gayet sıradan bir şey…

Bu gibi sosyal durumlarda özür dileme çok büyük bir çaba gerektirmiyor. Her şey gibi bu da bir alışkanlık, nazik olmanın ve iyi bir ahlaka sahip olmanın parçası. Ama eğer eylemleriniz kaba, hissiz, şefkatsiz veya beceriksizliğe giriyorsa o zaman yeni bir bölgeye girmiş bulunuyoruz. Bir özür dilememiz gerekebilir. Bu özellikle temsil ettiğimiz bir şirket veya kurumun korumaya söz verdiğimiz itibarı ile ilgiliyse.

Eğer Donald Trump değilseniz ve herhangi bir şey için özür dilemeniz gerekmiyorsa o zaman sizin yargı eksikliğinizi veya şirketinizin zayıf performansını sahiplenmeniz gereken zamanlar olacaktır. Ve bu arada Donald özür dilemezken eminim ki onun otel yöneticileri müşteri doğru muamele görmediğinde özür dileyecektir.

Özür dileme için birçok yöntem vardır ve internette buna birçok örnek bulabilirsiniz. Şu an adını hatırlamadığım bir internet sitesinde akla yatkın her hata için özür dileme notu mevcuttu. Neyi yanlış yapmış olursanız olun, onların bunun için bir özür dileme mektubu var!

Bununla birlikte boşluk doldurmalı olan özür dileme örneklerini kullanmaya fazlaca karşıyım. Mesela teşekkür ve özür dileme notları kişisel olduklarında ve kalpten geldiklerinde çok etkilidir. Özrünüzü kendiniz yazmanız en iyisi. İş ve profesyonel özürler daha resmi olabilir ama kişisel olmalılar ve durumun spesifiklerine göre ayarlanmış olmalılar.

O zaman sizin özür dileme mektubunuzda ne olmalı? Aşağıda listelenenler iyi bir özrün temel elementleridir. Bu beş adımı takip edin ve emin olun aranızı düzelteceksiniz:

Özür Dileme Yolları

Problemin farkına varın ama kendi bakış açınızdan değil, karşı tarafın açısından. Kendinizi alındırdığınız veya gücendirdiğiniz insanların yerine koyun. Onlara onların endişelerine değer verdiğinizi, davranışınızın neden hayal kırıcı ve umursamaz olduğunu anladığınızı anlatın. Kısacası suça isim verin ve üstlenin. Konuşkan olmanıza sığınmayın veya geçiştirmeyin.

Basit ve sade bir dille üzgün olduğunuzu belirtin. Özrünüzü koşullu yapmayın. Bahaneler uydurmayın. Olan şeyden pişmanlık duyduğunuzu belirtin.

Örnek sağlayın, özellikle eğer ortada hafifletici durumlar varsa… Tabi bu sadece durumu sadeleştirmek için… Haklı çıkmak için değil! Bir daha, davranışınız için bahane uydurmayın veya suçu başkasına atmayın, özellikle özür dilediğiniz insana. Problemi çözmek için ne yapacağınızı tanımlayın ve böylece bir daha olmasın.

Eğer uygunsa telafi etmeyi teklif edin. Bu birinin harcamalarını karşılamayı, benzer veya aynı ürün veya servisin teklifi veya gelecek satışta indirim sağlamak olabilir.

O insana özrünüzü kabul edip etmeyeceğini sorarak sonlandırın. Eğer uygunsa konuyu size açmasından ve dürüst geri bildirim sağlamasından dolayı o insana teşekkür edin, böylece gelişmeye devam edebilirsiniz.

Ayrıca özür dileme veya özür dileme mektubu yazmadaki diğer anahtar noktaları da aklınızda bulundurun:

Özür dilemeyi ertelemeyin, özellikle eğer ertelemeniz ilişkiye veya itibarınıza daha fazla zarar verecekse.

Özür dilemeyen özürden kaçının. Siyasetçiler ve diğer halk figürleri genel olarak üzgün olduklarını samimi olmayan şekillerde belli ederler. “Üzgünüm memurlarım bulguları doğru şekilde vermedi. Kişisel olarak yanlış hiçbir şey yapmadım.” Böyle özürler hiç de özür dilemeye benzemezler.

Üzgün olduğunuzu söylemek zorunlu olarak sorumlu olmanız anlamına gelmez. Bununla birlikte özrü hazırlarken yargınızı kullanın. Açık bir şekilde “eğer kendi işimizi yapıyor olsaydık bu hiç olmazdı” gibi şeyler söylemekten kaçının. Eğer yükümlülük konuları hakkında endişeliyseniz bir avukata danışın.

Samimi bir özür dilemenin bir ilişkiyi nasıl onarabileceğini, haysiyet ve değer hislerini yenileyeceğini veya yaralı bir itibarı tamir edebileceğinin en iyi örneklerini gördük.

Özür dilemenin önünde duran en büyük engel özür dilemenin zayıflık ve suçu kabul etme sinyali olduğuna olan inancımızdır. Biz suçlarımızı ve umudumuzu göz ardı etmede daha iyi olduğumuz düşüncesine sahibiz.

Aslında özür dilemek erdemdir ve bir güç göstergesidir. Özür dileme bir dürüstlük eylemidir çünkü yanlışımızı itiraf ederiz. Cömertlik eylemidir. Yenilenmiş bir ilişki için umut vaat eder. Özür dileme bağlılığın bir eylemidir çünkü bizi ilişkide ve kendi gelişimimizde çalışmaya sevk eder. Son olarak özür bir cesaret eylemidir çünkü alındırdığımız insanın ellerinde bizi utancın duygusal rahatlığına ve aşağılanma, reddedilme ve intikam riskine maruz bırakır.

Özrün bütün boyutları biz kendimizin zayıf taraflarını açığa vururken karakter gücü gerektirir, hala iyi insanlarız.

Özür dilemekten çekinmeyin.

Bunu beğen:

Beğen Yükleniyor...

En Etkili Özür Dileme Yöntemleri

Yeni İşte Başarılı Olmak İçin Uygulamanız Gereken 9 Taktik

Yeni bir işe başlamak ve bu işte başarılı olmak yabancı bir ülkeye seyahat edip o ülkenin dilini kısa bir sürede öğrenmek gibidir. Yeni şeyler görmek ve öğrenmek heyecanlıdır ama aynı zamanda biraz gergin ve korkutucu olabilir. Aslında yeni bir işin ilk birkaç ayı mülakat sürecinin bir uzatmasıdır. Ama bu işte başarılı olmak için bazı zorluklar sizi bekliyor olacaktır. Bu süreç negatif bir süreçtir ama bunu pozitife çevirecek bazı yöntemler mevcut. İşte bunu pozitif bir deneyime çevirmenin bazı yolları:

Yeni İşte Başarılı Olmak İçin İhtiyacınız Olan 9 Yöntem

1 – Kendinizi yenilemek için vakit ayırın.

Eğer yapabilirseniz, eski işinizin bitişi ve yeni işinizin başlayışı arasında bir mola yaratmaya çalışın. Rahatlamak, baskıdan kurtulmak, aklınızı boşaltmak ve biraz da plan yapmak için bir haftayı kendinize ayırın. Bir haftalığına kendinize odaklanmak yeni işinizde önünüze çıkan her şeyi ele almak için daha iyi bir zihinsel ve fiziksel duruma sahip olmanızı sağlayacaktır. Bu  da yeni işte başarılı olmak için gereken zindeliği size verecektir.

2 -Değişikliği kabul edin.

Hiçbirşey eski işinizdeki gibi olmayacak. Yeni şirketiniz daha küçük veya büyük olabilir, veya değişik bir sektörde de olabilir veya farklı şirket değerlerine sahip olabilir. En önemlisi daha önce hiç karşılaşmadığınız müşteriler olabilir. Büyüme ve yeniden yapılanma sürecinde olabilir. Başlangıç ve büyüme modunda olabilir. Daralan bir pazarda hayatta kalmak için mücadele veriyor olabilir. Araştırmanızı önceden yapmalıydınız ama yine de yerine gitmeden öğrenilemeyecek ince ayrıntılar vardır. İhtiyaç olan şeyleri ve nasıl yardım edebileceğinizi öğrenin. Politik manevralara karışan bir takımın parçası olacağınız büyük bir kuruluş çevresi mi? Bu yeni işte başarılı olmak değişimi kucaklayacağınız anlamına geliyor.

3 – Detayları gözden geçirin.

Mümkün olduğu kadar kısa sürede yeni patronunuzla tanışın ve organizasyon görevine ve sizin ne rol oynayacağınıza dair aynı beklentileri paylaştığınızdan emin olun. Kilit noktaları, direktifleri ve sizin bütün sorumluluklarınızı tartışın. İletişimden bahsedin. Bu işte başarılı olmak için performansınız ne değerde olmalı? Sizin performansınızın nasıl ve ne zaman paylaşılan geri dönüşlerle gözden geçirileceğini sorun. Düzenli toplantılar olacak mı? Üst yöneticinize şu soruları sorun: Şirketin genel misyonu nedir ve benim departman/ iş birimim ne yapar ve bu role nasıl uyar? Halledilmesi gereken öncelikler ve zorlu işler nelerdir? Benim performansım hangi kritere dayalı ve ne sıklıkla değerlendirilecektir?

4 – Starları belirleyin.

Yeni organizasyonunuzdaki süper starları belirlemeyi ihmal etmeyin. Bunlar yükselen starlar veya başarılarının zirvesinde olanlar, – yani yıldız satış personelleri- , bilgili pazarlamacılar, enerjik liderler, hayal gücü kuvvetli artistler ve karizmatik işbirlikçileri. Onları tanımak kolaydır çünkü yüksek profilli bir başarıları vardır. Başarıları online, basılmış veya günlük konuşmalarda kulaktan kulağa yayılmıştır. Yeni başladığınız işte başarılı olmak bu kişileri takip etmenizi gerektiriyorsa derhal yapın.

5 – Sosyal medyada yeni bağlantılarınızı güçlendirin.

Bir kere resmi olarak yeni bir işe girdiniz mi, unvanınızı bütün sosyal medya platformlarında güncelleyin. Yeni şirketi ve iş arkadaşlarınızı takip etmeye başlayın. Yeni insanlarla tanıştıkça onları Twitter veya LinkedIn’de bularak yeni ilişkileri güçlendirin. En çok anlamı ifade edecek platformu seçin. Örneğin, Facebook kişisel olarak algılanmaktadır bu yüzden tedbirli olmalısınız ki LinkedIn bir iş sitesi olarak işin özüdür. Bir işte başarılı olmak güçlü network kurmakla daha kolaydır.

6 – Yerin kulağı olun.

Vakit harcayın. Özellikle ilk birkaç hafta yeni şirketinizdeki davranışları belirleyen yazılmamış prensip ve protokolü gözlemleyin. Yani sözlü kültürü tespit edin. İlk iş gününüzde yarım saat erken gidin ve orada ne kadar insanın çalıştığına dikkat edin. Herkesten yarım saat önce çıkın ve aynı şeyi yapın. Ayrıca şirketteki insanların nasıl iletişim kurduğuna dikkat edin; yüz yüze mi, yazılı notlarla mı, telefonla mı vs. Ne zaman mola verdiklerini veya ne zaman öğlen yemeğine gittiklerini ve bunlara ne kadar vakit ayırdıklarının farkında olun. İnsanlar nasıl giyiniyor? Gerçekleştirilen önemli bir etkinlik, veya program mı var? Bu işte başarılı olmak için dikkatinizi verin ve daha sonra şirketin pratiğine olabildiğince ayak uydurun.

7 – Maaşınız hakkında konuşmayın.

Önemsizmiş gibi gözükebilir ama bu çığırından çıkabilir. Ne kadar ücret aldığınızı kimseye söylemeyin. Evet! Hiçbir zaman! Ve kimseye de ne kadar aldığını sormayın! Bu profesyonel değildir ve tipik olarak problem yaratacaktır ve dönüp dolaşıp sizi bulacaktır. Terfileri ve zamları belirleme harika bir kavrama ve his ile üstesinden gelinebilecek bir şeydir ama orada bir süre olduktan sonra tamamdır.

8 – Şansınızı zorlamayın.

Yeni işinizde işlere hemen kolları sıvamak harikadır fakat değişiklik yapmak için agresif bir şekilde zorlamadan önce insanların güvenini ve inanılırlığını kazanın. Zaman sizin yanınızda. Bu işte başarılı olmak gibi bir niyetiniz var ama kimse sizden başlangıçta mucizeler yaratmanızı beklemiyor. Hızınızı ayarlayın böylece katkılarınızın ve başarı hikayelerinizin nasıl sonuçlanacağını düşünerek planlayabilirsiniz. Madalyanın öbür tarafında ise, paranoyak olmadan kendinizi işlerin planladığınız gibi gitmemesine zihinsel olarak hazırlamalısınız. Kendi kariyerinizin CEO’suymuş gibi zihinde kalın. Alanınızda devamlı güncel kalın. İşe alma yöneticiniz ve çalışma gruplarınızla olan iletişiminizi sürdürdün. Negatif olmadan işinizi veya şirketinizi etkileyebilecek herhangi bir problem sinyaline hazırlıklı olun.

9 – Minnettarlık belirtin.

Bir ay kadar yeni şirketinizde olduğunuzda, günde 15-20 dakika liste yapın. İş bulmanızda yardım için yaklaştığınız herkese kısa notlar yazın, onların yardımı dokunmuş olsun olmasın. Onlara yeni işinizden bahsedin ve destekleri için teşekkür edin. Daha sonra düşünceleriniz hakkında bir mektup veya mail yollayın (ben mektubu tercih ediyorum.) Bu jest takdir edilecektir. Ve bu bir karma olayı. Bir işte başarılı olmak için ilk 30 gün çok kritiktir. İş arkadaşlarınız ve patronunuz sizin ölçülebilir bilginize dayalı düşünceler oluştururlar ve o düşünceler bazen  hileli olabilir. Düşünceleri değiştirmek zordur. Bu yüzden becerilerinizi izlenim ve ilişki şekillendirmek için kullanın. Bütün seviyelerde destek yaratın. ( Yönetimden iş arkadaşlarınıza kadar). Baskı var evet ama çalıştığınız veya uğruna çalıştığınız insanlarla imajınızı işleme fırsatı da var.

Yeni başladığınız işte başarılı olmak için bu dokuz kuralı uygulamak sizi hedeflediğiniz yere götürmede yardımcı olacaktır. Herhangi bir işte başarılı olmak ile yeni bir işte başarılı olmak arasında fark vardır. Bir sirk aslanını ormana bıraktığınızda nasıl avlanacağını iç güdüsel olarak bilse de pratikte bilmemesi deneyimsizlik değil, orman kanunlarına henüz adapte olmamasıdır.

Siz ormana kolay alışanlardan olun.

Bunu beğen:

Beğen Yükleniyor...

Yeni İşte Başarılı Olmak İçin Uygulamanız Gereken 9 Taktik